30 Ocak 2013 Çarşamba

Sevgi ve aşk uzerine....

Aşk ı ozellikle başa yazmadım.....çunki aşk herkesin kaldırabilecegi bir duygu degil,maalesef....Fakat ,en otokontrol sahibi insan dahi,aşk deliligini en az bir kez yaşamadan bu dunyadan goçmemeli....AŞK.....ateşli bir hastalıga yakalanmak gibi bir his.....nasıl çok ateşlendigimizde sayıklarız,kendimizden geçeriz,uykudamıyız?degilmiyiz?fark edemeyiz......aşk ,işte tam da bu turde bir kendinde olmama hali yaratır biz insanlarda....Sadece aşık oldugumuz zaman ,tam bir devrimciye donuşuruz.....artık ne kural vardır,ne de toplum baskısı.......Aşk herşeye meydan okur......gerçek bir aşk sa eger yaşanan......Acı ,yalnızlık,hatta aşagılanma ,gormezden gelinme bile ,mutluluk hali yaratır uzerimizde.....normal de kabullenmedigimiz herşey ,aşıksak eger,içtenlikle kabul gorur ruhumuzdan.....Bir kral ile bir dilenci .....sadece olum ve AŞK karşısında eşit hale gelir....zenginlik ,fakirlik,egitim,egitimsizlik,sınıf farkı,ortadan ,bir tek aşk ,karşısında kalkar.....fakat bilmeliyiz ki AŞK sureklilik arz etmez.....yerini ,bambaşka bir duyguya bırakır bir sure sonra......İşte O.....İlahi bir duygu olan SEVGİ dir......sevgi oyle bir hal ki ......tum evreni.........sonsuzlugu.......bizleri,dogayı........hayvanları,maddeyi ,ruhu ,bildigimiz bilmedigimiz ,gordugumuz ,gormedigimiz ,her şeyi kuşatır.........sevgi de ,MERHAMET,RAZI OLMA,BOYUN EGME,HOŞGORU,ANLAYIŞ,OLGUNLUK,TEVAZU,ALÇAKGONULLULUK,ve daha pek çok duygu bulunur.......Aşk ateş se..........sevgi ,berrak ,pırıl ,pırıl bir su dur.........Aşk da yanarız ,hem de gonullu olarak ateşe koşarız......Sevgi de ise ,arınırız........Gerçek AŞK ...şuphesiz ilahi  olandır,ben burada ,dunyevi aşk dan soz ediyorum.....İlahi aşk a yurumek her kişinin harcı olmadıgı için, hayranız MEVLANA ya ŞEMS e.......Onlarda hem aşk hem sevgi içice geçmiş ,hangisinin onde ,hangisinin arkada ,oldugunun hiç bir onemi kalmamıştı.....Çogumuz aşık oldugumuzu sanırız veya aşık oluruz.....Aşk hali geçtikden sonra ,kişiler hala birbirlerine çok yakın,dost ,arkadaş iseler ,işte o vakit sevgiye yurunur birlikte........Sevgi ,eşinin sırtına hırkayı koymak,uşumuşmu diye ayaklarına dokunmak,çocugun için her zorlugu ,karşılık beklemeden yapmak,mutlu olmaya degil,once  MUTLU ,etmeye yonelik bir tavırdır.....fakat zaman içinde şunu unutabiliriz?hala bir kadın ve erkek oldugumuz gerçegi!!!!!elele dolaşmayı ,sarılarak uyumayı,aktif ve goreve donuşmemiş ,taze bir cinselligi,yaşamayı ,kendimizi geliştirmeyi,eşimizin gelişimine katkıda bulunmayı,konuşmayı..........UNUTABİLİRİZ......eger aşık olma şansına erişmiş isek..........o şansı ,sevgiye donuşturebildiysek.......Sevgiyi çok iyi korumalı,uzerine titremeli,gozumuz  gibi korumalıyız.......Dokunmayı ,tatlı bir opuşu,guven veren bir sarılmayı ,ne eşimizden,ne de çocugumuzdan,ne de dostlardan,ne de ailemizden......ESİRGEMEMELİYİZ.....nasıl ki her turlu hatamıza ragmen,TANRI dan af edilmeyi umuyorsak......bizlerde bagışlayıcı olmalıyız.....kimseyi kuçuk gormeden ,deger vermeliyiz.......hal hatır sormalı,buyuk kuçuk herkesin gonlunu ,sık sık ,almayı alışkanlık haline getirmeliyiz.......AŞK ,sureklilik arz etmez demiştim.....SEVGİ ise tum yaşamımızdır.......sevgiyle .......

29 Ocak 2013 Salı

GUNDEM....

Uzerinde uzunca bir sure duşundugum konu :gundem......burada kastettigim ,kendi kişisel gundemim ...onceliklerim....Kişisel gundem ,dogal olarak sadece kendimizden oluşmuyor...zamana ve degişen şartlara gore ,belki de an be an degişiyor gundemimiz....Dun bizim için çok onemli ,saydıgımız bir olay,farklı gelişmelerle onem sıralamamızda bir alt sıraya duşuveriyor.....En sıradan hayatı yaşamak zorunda kalanlar,veya oyle bir yaşamı seçenlerin dahi ,kendilerine gore bir gundemi var,dogumlar,dugunler,olumler,komşular,memleketin hali,asker ugurlamalar,ortak yanımız ,insanlarla....Fakat ,onun ,bunun ,ne yaptıgı,hangi arabayı aldıgı,nerede eve taşındıgı,refah durumları,aşkları,ayrılıkları ,barışmaları,komşunun ,kızının okudugu okul,ust kata taşınan ,çarşaflı kadın.......kendi kişisel gundemimizi farketmekden uzaklaştırıyor bizleri.......kendi gerçegimiz hariç,her turlu ,saçma sapanlıktan konuşmaya pek meraklıyız.. Ornegin                  şakır şakır yagmur yagmakta ve çatı akmaktadır ...biz ne yapıyoruz ?akan yere bir kova koyup!!!dizi izlemeye devam ediyoruz!!! çunki kaçırırsak dunya donmez maazallah!!!!Bu konuda gerçekten ,çok sıkılıyorum,çunki çogu zaman bende boyle davranıyorum.....KİŞİSEL GUNDEM de ne ola ki ?diyenler olabilir....efendim ,saglık ,ailevi sevinçler, ailevi sorunlar,maddi durum,o gun  ,gunu verimli geçirdikmi?hobilerimizle ilgilendik mi?sadece kendimize ozel ,bir kaç dakika ayırdıkmı?şukrettikmi?yoksa ,gene,ceviz kabugunu doldurmayan,onun bunun ,aslında bizi ,hiç ilgilendirmeyen meseleleri ile .....gundemimizi gereksiz bir şekilde geçiştirdikmi?

27 Ocak 2013 Pazar

Nasıl yararlı olabilirim?

Kendime ve herşeye  yararlı olmayı seçiyorum.......eşimin ve çocugumun beni daha çok sevmesini ,saygı duymasını seçiyorum......zengin olmayı seçiyorum.......guzel bir işim olmasını seçiyorum....İnsanlara ,hayvanlara ,dogaya ,yardımcı olmayı seçiyorum....iyilik yapmayı seçiyorum.....yazı yazmayı seçiyorum.......mutlu olmayı seçiyorum......pozitif davranmayı seçiyorum......mutevazi olmayı seçiyorum....alçakgonullu olmayı seçiyorum.....sevgiyi seçiyorum.....saygıyı seçiyorum.....sadık olmayı seçiyorum....guvenilir olmayı seçiyorum......onurlu davranmayı seçiyorum.....degerli olmayı seçiyorum...insancıl olmayı seçiyorum.....çalışkan olmayı seçiyorum.....saglıklı olmayı  seçiyorum....anlayışlı olmayı seçiyorum....kendimi iyi ifade etmeyi seçiyorum.....Taşıdıgım negatif duşuncelerin ve bana egemen olan    negatif guçlerin  ustesinden gelmeyi seçiyorum....
TEŞEKKUR EDERİM.Lutfen bunların,ve daha iyilerinin,benim ve ilgili  herkesin,en yuksek iyiligine ,olacak şekilde gerçekleşmesini sagla.teşekkur ederim,teşekkur ederim ,teşekkur ederim.

25 Ocak 2013 Cuma

Duşuncelerin gucu.....

Neyi duşunuyorsak ......o duşuncelerin yarattıgı ,anımsattıgı,çagrıştırdıgı,duygu durumunda ,buluyoruz kendimizi....Gun içinde ,yuzlerce duşunce uçuşuyor ,beynimizde.....bazıları o denli saçma sapan ki ,hemen farkına varıp uzaklaştırıyoruz ,o duşunceleri kafamızdan.....Nedense  daha çok ,olumsuz duşunmeye meyilliyiz.....duşuncelerin yarattıgı o hayali dunyada .........genellikle......geçmişimizi,pişmanlıklarımızı, vuslata ulaşmamış aşklarımızı,aşk sandıklarımızı,hayal kırıklıklarımızı,evirip ,çeviriyoruz durmadan......Allahaşkına soyleyin bana?gun içinde ne kadar kendinizi duşunmeye ,zaman ayırıyorsunuz??ne kadar sorguluyorsunuz ,duş kırıklıklarınızın,dipte yatan nedenlerini?.........kendi gerçek ,iç dunyanızın ,derinlerinde ne kadar kulaç atıyorsunuz?............İç alemimizin,şaşırtıcı,sevindirici,bir o kadarda urkutucu ,labirentlerinde gezinmeye ,kaçımızın cesareti var?.........Gun sonunda ,yastıga koyarken başımızı...........ne kadar memnunuz kendimizden?her gunun ,yeni bir başlangıç ,sayıldıgının farkındamıyız?......................Acaba ,duşuncelermi bizi              yonetiyor?yoksa bizmi ,onları olumluya dogru yonlendiriyoruz?...............ne duşunuyorsak o ,davranışlarımıza yansıyor,dunu duşunup duruyorsak,dun de yaşıyoruz maalesef....................yarın ne olur ,kaygısını duşunuyorsak,yarın da ,yani olmayan bir gunde  varolmayı duşunup ,yarın için ,uzuluyoruz.......Oysa yalnızca ,içinde bulundugumuz AN da .....VARIZ.     Tabii ki kısa ,kısa ,geçmişe goz atmalıyız,....................orada iyi ve kotu anılarımız duruyor  biz duşundukçe de duracaklar.....ama geçmişe daha çok iyi hatıraları duşunup ,gulumsemek.................hatalarımızdan ,aldıgımız dersleri ,yoklamak için ,bakınmalıyız....Yarın ,zaten yok.....var oldugu ,umidiyle uykuya dalıyoruz ,her gece...........Kendimi yokladıgım vakit .......................farkına vardım ki.......kendim hariç ,her konu ve gerekli ,gereksiz bir yıgın insan için ,olumlu ,olumsuz,gerekli gereksiz ,bir yıgın duşunce uretip durmuşum ,beynimde.........Ne kadar boş duşuncelerle uyuşturmuşum ruhumu...........................................artık ,duşuncelerimi ,yonetmeyi ,ogrenmeye başladım......Nihayet ,olumsuz duşuncelerin esaretinden kurtuldum..........olumsuzu ,olumluya ,ancak ,once  ,duşuncelerimde ,donuşturebilecegimi anladım.........Olmayacak   hayaller kurarak ,kaybedecegim ,zamanım kalmadı artık.......keşke ,bu duşunceye ,yıllar once gelseydim........keşkeler ........vakit kaybı. Ben her konuda olumlu duşunmeyi seçiyorum  arkadaşlar..........buna isteyen ,salaklık diyebilir.........olumsuzlugun,once duşuncelerimde başladıgını çok iyi biliyorum...................ve  olumsuz duşunceye  once beynimde HAYIR!!!!Diyorum.........once KENDİ hakkımda ,sonra da herkes hakkında olumlu duşunmeye davet ediyorum....DUŞUNCELERİMİ...........

Anlaşılmayı beklemek..

Anlaşılmayı beklemek?...kimin tarafından?......eşimiz,dostumuz,çocugumuzun,patronumuzun,bizi anlamasını beklemek,kadar saçma bir beklenti varmı hayatta?.......Dogru olan ,sadece geregini yerine getirmek.......takdir ve anlayış beklemeden,elinden gelenin ,en iyisini yapmaya çalışmak....Belki ,anlayışlı olmayanların da haklı olabilecegi ,gerçegini  duşunmeliyiz.......Neden anlayışlı degiller bize karşı ?sevmedikleri içinmi?.........HAYIR!!! sevmedikleri için degil.........Hata limitini ,doldurdugumuzu ,duşundukleri için ,anlayışlı olmuyorlar bize karşı......haklıdırlar..........belki?..................Şimdi ne yapmalıyız?.........nasıl davranmalıyız?....once ,kendi gucumuzun ve yanlışlarımızın farkına varmalıyız........kimseden birşey beklemeden ,elde kalan ne varsa.....kırık dokuk ,onlarla ,yola koyulacagız............zamanında ,vakit varken,yapmadıgımız ,ne varsa  ,onların ustune gidecegiz.......YUMURTA kapıya dayandı çunki.......ah !!!vah!!!edecek gun ,degil bugun.......kimseye ofkelenmeye,kızmaya da hakkımız yok ,maalesef......iş begenmeme luksumuz de kalmadı.......şapka duştu ,kel gorundu...........Biz ,bugun,geregini yerine getirdikten sonra................anlayan ,anlar ......çok da onemli degil......En buyuk hata; çaresizlikle ellerimizi oguşturup,zavallılıgı ,kabul etmek!!!!o iş bana layık degil!!!!!!o insanın kapasitesi ne ki!!!!!! benim başarılarım ortada!!!!!diyerek.....yeni oluşan şartları kuçumsemek,kibir ,gurur ahmaklıgına kapılmak...........EVET çok şey başarmış olabiliriz.......çok tecrubeli de olabiliriz.........ama bugun gun o gun degil...........Sorumluluklarımızın farkında olmalı ,alçakgonullu ve mutavazi ,bir insan olarak,yeni durumumuza ,uyum saglamalıyız........En buyuk takdir.........ALLAH, tan........gerisi laf u guzaf........

24 Ocak 2013 Perşembe

Facebook ve orta yaş ....

Manyetolu telefondan,teleks den,elle çevirmeli hesap makinalarından,telgraf dan,mektupdan, ibaret olan YILLAR dan geliyoruz ,ben ve benim yaşımdakiler...Teknolojide ki başdonduren ,gelişme bizleri bir sure urkuttu ,korkuttu hatta....Fakat ,gozumuze sokulan reklamlar..........eşin dostun ,aaaa !!!siz hala bilgisayar ,cep telefonu almadınızmı ?merakından.....kendi merakımızdan......Haydi bakalım ,edindik birer PC,.....CEP TELEFONU ZATEN ALMIŞTIK!!!!....çoluk ,çocugun yardımı ile,biraz biraz ogrenmeye başladık ,temel kullanımı,zor da degilmiş zaten!!!!!Onceleri ,gazete okuduk..........yemek tarifi  baktık!!!.....msn e dahil olup ,gerekli gereksiz kişilerle konuştuk!!!!o da yetmedi,FACEBOOK dunyasına adım attık......ilkokuldaki arkadaşımız!!!!!ebemiz!!!!!eski begendigimiz insanların,yaşlanmış resimlerini gorduk......Eh !!!millette bizi gordu.......başladık onu bunu eklemeye sayfamıza.......şarkılar koyduk........gondermeler yaptık!!!!felsefe yaptık!!!!aklımız yettigince......Onu bunu merak ettik.....bizi merak edenler oldu.......Fakat ,bu tur sosyal aglarda ,kendimizi ,nasıl koruyacagımızı,GENÇLER,kadar bilmedigimiz için........başımıza gelmeyen kalmadı!!!!koydugumuz her resmin......verdigimiz her bilginin........kotuye kullanılabilirligi hiç aklımıza gelmedi.Bizler MASUMİYETİN,var oldugu bir zamanın çocuklarıydık çunki.....açıkdık,saftık,samimiydik.....herkesi kendimiz gibi ,sanma ,hastalıgından muzdaripdik zaten.....OYSA ......zaman degişmişti...............herkes ,hesaplı ,kitaplıydı artık ilişkilerde................KİM KURT KİM KUZU ?belli degildi ,ozellikle sosyal aglarda........face de ekli insan sayısı,binleri aşan,kadınlar ve adamlar mevcuttu bu dunyada.........................İNANILIR GİBİ DEGİL........kim bin kişiyi tanıyor kardeşim?SAÇMALIK,ABARTI,GOSTERİŞ,MERAK,KISKANÇLIK,KİN,VE KOTULUK ......hucumuna ugradık.................korumayı bilemedik kendimizi..................kotuye kullandık bu agları...............YUVALAR YIKILDI,BOŞANMALAR ARTTI,CİNAYETLER DAHİ İŞLENDİ.......Sırf facebook ve benzeri sosyal aglar yuzunden........Ben ,hepimize bir kuçuk dizi onermek istiyorum................adı...BLACK MİRROR..........................lutfen izleyin ve ne halde oldugumuzu,ve daha neler olacagını ,dehşete kapılmadan izlemeye çalışın diyorum......

23 Ocak 2013 Çarşamba

Hevesmi ?gerçekmi?

Hiç,sormuyoruz kendimize,biz gerçekte ne istiyoruz?oturup kendimizi,adamakıllı ve tarafsız bir gozle incelemiyoruz...Neyi neden yapıyoruz?neden ,hayal kırıklıklarımız bu kadar fazla?ne umuyoruz?ne buluyoruz?Hep ,aynı bakış açısıyla bakarak.mucizeler bekliyoruz.....Esiriz markalara,en pahalısını almakla ,masturbasyon yaptırıyoruz ruhlarımıza.......Ne farkeder yani iphohe 5 ,olmasa cebimizde?Nine west çanta,michael kors ayakkabı,Rayban gozluk ,Chanel parfum,ne katıyor ruhumuza ?ne kadar susturuyor ,iç sesimizi ?nasıl bir tatmin sunuyor bize bu gosteriş tutkusu?Ne kadar kitap okuyoruz ,bir yılda?hangi ,sivil toplum kuruluşunda gorevliyiz?hobilerimiz nedir bizim?yalnız kendimize ozel,ne tur bir katkı sunuyoruz duygularımıza?Sıglıgın kıyılarında daha ne kadar dolanacagız ?heveslerimiz çabuk geçiyor.....GERÇEGİMİZ ise dag gibi duruyor onumuzde....Biz kimiz? yeteneklerimizin ne kadarının farkındayız??hiç sorguluyormuyuz?HAYIR!!!merak bile etmiyoruz.Varsa ,yoksa ,memnun olmadıgımız bir işe gidip gelmek......gunluk sıg muhabbetlerin içinde kaybolmak.....dizi izlemek ,VAKİT oldurmek......Sıkılmak.....sıkıntı......boşluk duygusu...anlam yoksunlugu....Kişisel ilişkilerde,vasatlık  desen,alıp başını  gidiyor ,bu arada....Biz kendimizin farkında olmadan kime yanaşsak AŞK adına......ya az a razı oluyoruz.......ya da ilişkinin içini  anlamla dolduramıyoruz.....sonuç??kişisel tatminsizlik,duş kırıklıgı,psikolog  arayışı...............Psikiyatrlar ise ,bize bir antidepresan ,yazarken,şoyle bir soz ediyor;..........verdigim bu ilaç,sorununuzun sadece %30 nu  halleder......geri kalan yuzde ise ,tamamen sizin ,kendi  farkındalık anlayışınızın artışına baglı ...........KARAR vermemiz ,gereken ,en onemli konu; ya dolap beygiri gibi,gozlerimiz baglı,bir dairenin etrafında,donup dolaşıp duracagız..............Veya, bize dayatılan ,bu sahte dunyanın dışına çıkıp,kendi anlamlı dunyamızı  oluşturmak....SEÇİM DAİMA bize ait bir karar ?siz olsanız neyi seçerdiniz?

22 Ocak 2013 Salı

Yanımızda olanlar....

Oysa ne çok sevmiştik.......nelerden vazgeçmiş, bilmedigimiz acıları ,goze almıştık O nun için.....O daha farketmeden ,sevmiştik ,yuzunu,ses tonunu,guluşunu......ruyalarımızda sevişmiştik ,O hiç bilmeden ,bizi......uzaklıgını bile sevmiştik,uzagın soguguna aldırmadan hiç.Acılarını ,gormuştuk ,onun acıları ,ustune daha çok duşunur olmuştuk.....Kendimiz mi?  hiç ,duşunmemiştik.............AŞK .....onun adıydı bundan boyle.....aşk a onun adıyla seslenir olmuştuk......yalnız ,kendi duydugumuz  kendi gordugumuz,bir ruyaydı O. Bir hayal degildi......gerçekti.......zaman zaman ,çok yakınında bulundugumuz bir varlık......O farkında degildi ama ,biz biliyorduk kokusunu .....havada ,dalgalanan ,şeftali çiçegi kokusu......Aşk ın kokusuydu o.....Aşkın rengiydi gozleri,gri yeşil.......Onu en çok,  O  olmadıgı ,zamanlar sevmiş olmak ne garip?  insanustu bir heykel degildi ki o........yatak odasında ,makyaj masasında duran,harika bir obje ,hiç degildi......O ,bir ,İNSAN dı....zaafları,korkuları,kaygıları,endişeleri,sevinçleri ,acıları,duşleri ve hayal kırıklıkları ile ....bir insan.....AŞK ı yalnız onda ,var olan ,bir  duygu sanmak......ne buyuk bir yanılgıydı........AŞK .....aslında ,sadece içimizde olan,herkesde  mevcut,uyanmayı bekliyen , muazzam bir guçtu.......Bu yanılgıdan dolayı,hep onu suçladık.....OYDU SUÇLU!!!!! .......oysa ......O ve  ,ben........sadece iki farklı ,insandık......kendimize ,benzetmek istedik onu..........biz ,nasıl hayal ediyorsak ,oyle davransın ,istedik........yetinmedik hiç.......Sahip olmaya kalktık!!!!!yerden yere vurduk onu.........kıyasıya eleştirdik........mukemmel  tavırlar gostersin istedik......hiç kızmasın ,hep sevsin!!!!!diye duşunduk.....Ne kadar aptalca!!!!!!Hep ozenli,hep dikkatli,hep yakışıklı ,hep ,hep ,,,,olsun istedik.......Yakınımızda olması yetmedi bize........yaptıgı ,herşeyi ,kuçumsemeye,yapamadıklarını ise,DEV gibi buyutmeye başladık.......kadir kıymet bilmezlikle suçladık.....vefasız ,etiketini yapıştırdık..........kendini ifade etmesini,duymazdan geldik,hatta duymadık.......Uzaklaştıgını hiç farketmedik..........................yanyana ve çok uzak,,,bildik konuları konuştuk.....Kendi içimizin ona ,ne kadar ofkeyle dolu oldugunu ,gormezden geldik......Bizde uzaklaştık ,aynı hızla.......YAKIN ama UZAK ........yaşamaya ,alışmış gibi yaptık........Kimse vazgeçilmez degildir(unuttuk bunu)Aslolan,yanımızdakileri,YAKINIMIZDA oldugu ,yıllarda farketmek.......Ondan daha da onemlisi ,KENDİMİZİ FARKETMEK......kafamız ,gozumuz ,yarılmadan,kolumuz ,kalbimiz,sokulmeden......kaza ya ugramadan........hayatımıza kattıgımız insanların ,degerini bilmek......yoksa çok geç olabiliyor çunki.

Hayatın ogrettikleri....

Neleri ogrendik acaba hayat anadan? O sundu bize,zeytin agacının meyvesini,arıların balını,gulun kırmızısını,biberin yeşilini,gozumuzun gordugunu,kulagımızın işittigini,burnumuzun kokusunu hissettigini.......Bu guzelim mavi gezegen ,biz insanlar,hayvanlar,bitkiler,doga,herşey ama herşey bizler için yaratıldı ve hepimize sunuldu.....Ve çogumuz farkında olmasa da,YAŞAM biçimimizi,ailemizi bizler seçtik ,dunyaya gelmeden once....Doguştan fakir ,orta halli veya zengin ,olmayı biz istedik....Tabii bu benim kendi inanışım ve kimse de inanmak zorunda degil yazdıklarıma.Ama mantık bunun olabilirligi yuksek diye fısıldıyor ruhuma.....Oylesine muazzam bir butunun ,parçalarıyız ki........galaksiler,evrenler.yıldızlar ,guneşler,bildigimiz ,bilmedigimiz her şeyle ,her bir insanla ,dogayla,bir butunuz ve birbirimize baglıyız......Aslında hiç kimse ,digerinden daha degerli degil......Hepimiz ,tum insanlık ,başlıbaşına ,tek ,tek çok ozel ve degerli...herbirimizin birbirimizden ,ogrenecegi ve ogretecegi çok şey mevcut...Zengin ,fakire ,fakir de zengine eşit derece baglı...Yaşadıgımız şu çag da ......................zengin fakir ayıretmeyene................samimi ve içten olana.........rol yapmayana....yaradılmış her bir varlıga ,canlıya,cansıza,saygı duyana ,nefsini terbiye etmeye  çalışan insana,bunu gosteriş amacıyla yapmayana.......................ENAYİ !!!! deniyor ,maalesef..............kuşkusuz bugun  ,geçmiş yuzyıllara gore,çok daha acımasız ,rekabetçi, bencil ,gosterişci ,bir çag da yaşıyoruz.  ..BUGUN,İNSAN ,KALMAK...................İNSANCA  YAŞAMAK.................GUVENMEK ............son derece zorlaşmış vaziyette.Herkesin maskelerle yaşadıgı bu dunya da ,maskelerin ardında,kurtmu  var?kuzumu?..............bunu anlamak imkansız ,maalesef.. Çok uzun zamanlar.........................ben de  ,bu  ,anlamsız ve gerçekdışı  dunyada ,duruma uygun davranmaya ,çalıştım ..........uzgunum...........Sonra birgun ,farkettim ki.................................BİZLER ,BU DUNYA ya ,ne için ,geldigimizi, unutmuşuz......................başımıza ,gelen herşeyden ,bizler sorumluyuz......................done ,done ,suçlu aradıgımız  şu dunya da.....................en buyuk yanlışları,farkında olmadan ,bizler ,kendi seçimlerimizle,ofkelerimizle,korkularımızla,endişelerimizle, KENDİMİZ..........................KENDİMİZE ....YAPIYORUZ.................Hep aynı biçimde davranarak  YENİ  ve DEGİŞİK  sonuçlar ,bekliyoruz.......................Degişmemekte direniyoruz...............................sevmekten korkuyoruz..................gerçek biz ,gibi davranmıyoruz...........................olmadıgımız bir kişiyi ,oynuyoruz......................DOGRU !!!Bu  sanıyoruz.........................Gerçekle yuzleşmeye ,hiç niyetimiz ,yok çunki........................Biz   hayat ananın ,  sadeliginden ,yalınlıgından,etkilenmiyoruz.......................bunca hoyratlıgımıza ragmen....................onu    yok etmeye çalışmamıza ,ragmen.........................onun bize ,ANNE lik ,yapmaktan vazgeçmedigini,,bizleri çok sevdigini  ,idrak etmiyoruz.....................İşimiz ,gucumuz.........KİBİR,GOSTERİŞ,YARIŞ,YALAN,DOLAN......................hal boyle olunca.................Biz   ,dersimizi almamakta inat ettikçe......................HAYAT .......vermek ,zorunda ,kalıyor.....................DERS i,ODEVİ,SINAVI.........................Derdimi anlatabildim mi?................ifade edebildim mi? bilmiyorum...............kendime ,yazdıgım ,sozler bunlar..............umarım ,kendime,gerçegi anlatmakta ,gecikmemişimdir.

19 Ocak 2013 Cumartesi

İlişkilerde dikkat eksikligi...

Şahsi duşuncem  odur ki.....bir ilişki nasıl başlıyorsa ,oyle devam ediyor...Ve aşk da eşitlik yok.Her zaman bir taraf daha çok seviyor.Diger kişi ise genelde kendine olan duşkunluge aşık oluyor....zaman geçiyor.....çok zaman geçiyor......Burada sorgulanacak olan en onemli  konu şu?o geçen uzun zamanlar içinde,İSTENMEDEN,TALEP EDİLMEDEN,İSYAN ÇIKMADAN, ne kadar duşunceli davranmışız?O insanı kaybetmemek için neleri goze almışız?onun sevgisinin ne denli farkında olmuşuz? Yoksa biz,hep o affeder ....o anlar.....o beni bilir......rahatlıgına mı yaslanmışız ??Onun gerçekten bizi sevmekten vazgeçebilecegi gerçegini gozardımı etmişiz?Onun çocuk kalbini ,bir kaç tatlı soz ile avutur,biraz da başını okşar......gene bildigimizi mi okuruz?Bu kadar mı çok seviyoruz kendimizi?bu kadarmı şımartmış bu aşk ,ya da aşk sandıklarımız bizleri? Kendimize bu kadar çokmu guvenir olduk ?ya da yalnızlık hiç umurumuzda degilmi artık?YOKSA bıktıkmı gerçekten  ondan?o yuzdenmi hem suçlu hem guçlu davranmalar??iki gunde manda malagı gibi yayılmalar?çay beklemeler?kahvaltı hazırmı demeler?O orada bir tatlı soz ,biraz ilgi beklerken,oturup rahatttt rahatttt  televizyona bakmalar?hatta uyuyup kalmalar uzanılan koltukda?ESKİ olanın hem eski hem de yeni !!gibi davranmasını beklemek ,bu şekilde davranırken.....HAKMIDIR? O gelsin,bi kel çiçek !!!uzatayım ,sevinsin garip!!!birazda ozur cumleleri kurayım,  O da ,hiç bir şey olmamış gibi ,ne birşeyden soz açsın!!!ne can sıksın!!!sakin sakin ,otursun,ortalıgı toparlasın ,kaldıgımız yerden aynennnn devam edelim!!!!ÇUNKİ ,zaman lazımdır......zaman  herşeyi halleder çunki.Bizim kendimizi degiştirmemizin hiç alemi yoktur!!!!eski koye ,yeni adet gerekmez!!!!Zaten kendimize olan guvenimizi de kazanmışızdır artık!!!herkes bize hayrandır,hatta yas yas yalvarmaktadır da!!!!donup bakmıyoruzdur.Daha ne olacaktır yani???bu kadar talep goren bir insan .......yalvarmalara yakarmalara aldırmadan ,donup ,yerine oturmuştur!!!NEDİR YANİ İSTENEN? dovdumu ?sovdumu?hakaretmi etti???kabullenmişşşş,kafasındaki hesapları bitirmişşş!!!!bu sakin ve makul insandan ne beklenmektedir?hem de uç gunde??Bu soruları soranlar ,kendini her koşulda vazgeçilmez sananlar vardır mutlaka......Benim gorevim ,sadece kendi sorularıma dogru cevaplar bulmak.....bu yuzden  merak edenler ,kendi cevaplarını bulsunlar bir zahmet.....Ya da  ,mutlu mesut devam etsinler yollarına hiç soru sormadan.....

Detaylarda bogulma hastalıgı..

Milletce detaylara bayılıyoruz.Konu ne olursa olsun,ister aile içi sorunlar,ister memleket meseleleri,magazin haberleri,onun bunun hayatı.....Aslında kendimiz ve ailemiz hariç,her konuda bir fikrimiz var!!!kim kaç para kazanıyor?kim batmış?kim çıkmış?kim kimi aldatmış?(bilhassa bu konu ,anlatılmaz bir haz veriyor konuşana,dedikodu yapana)kimin çocugu deli!!!?kiminki akıllı?karşı komşunun fingirdek karısı!!!haset ,fesat,çekememezlik,had safhada.İşin daha vahimi,ballandıra ballandıra anlatmak ve detay ustune detay vermek....Şoyle bir ornek verebilirim?diyelim bir adam ,eşini aldatıyor?bir kere duyan duymayan ,once bir namuslu ,ornek vatandaş kimligine burunuyor.Goren de sanır ki ,hayatlarında ilk kez ,boyle bir olay duymuşlar!!!oyle bir şaşkınlık ve hayret içindeler!!!Ardından ,ordan burdan duydukları(kendi başlarına zinhar gelmemiştir çunki)aldatma hikayeleri  anlatılmaya başlanır....Vay efendim,bilmemkim şoyle kaçmış da!!!!kocası da boyle bir planla onu altetmiş!!!Aaaaa nasıl bilmezsiniz canım?dur dur bak tanıyacaksın şimdi!!!diyerek ,kimin nesiymiş ,bilmemkimlerin alt komşularıymış ,faslı başlar...ohhhhh!!!!gelsin artık detaylar!!!vay efendim,durumları da çok iyiymiş !!!adam veya kadın niye boyle birşeye kalkışmışlar!!!anlaşılır gibi degilmiş.......paraları ,pulları ,koskleri ,kaşaneleri,işleri guçleri.......hele o son aldıkları arabaları??aaaaa nasıl gormediniz canımm!!!!gazetede çıktı ya!!ya kadın aldatırken !!yakalandıgında ,o ustundeki bluzun çirkinligi?adamın arabaya binerken ,gorulen,parmak arası terligi!!!!Çunki ,kendileri uyumaya smokinle !!!gittikleri için......veya......falancanın ,bu kadar kısa surede parayı bulması.....dune kadar oturdukları evin,florasan lambası!!!!zigon sehpası!!!aaaaa karısı ,lekeli penyelerle dolaşırdı evvelce!!!Dedikodu ve hikayeyi ilginç hale getirdigi duşunulen ....DETAYLAR......GEREKSİZ AYRINTILAR....yahu !!!bir Allahın kulu da çıkıp .....kardeşim siz once bi kendinize bakın!!!!kendi detaylarınıza goz gezdirin buyuteçle!!!!sonuca degil,NEDENLERİNE,odaklanın....demezmi????belki der.....ama sesi duyulmaz........Sıkıcı biridir o.....çokbilmiştir........o once kendi sorununu halletsin dir!!!!!maalesef konunun OZ u ile,kimseler ilgilenmez....detaylarda gulup oynamak ,varken,kim ugraşacak boyle sevimsiz bir konuyla......degilmi ama?

Mehmet ali birand .

Gazete okuyan,tv izleyen ,herkesden biri olarak....sarsıntılı ve zor bir cografyanın çocukları olan bizler...Sevecen ,fakat ,onyargılı bakış açımızla ,hep yanlış degerlendirmişiz O nu.....En acılı gunleri ,olume gidenleri  ugurlarken .....onun ,herşeye ragmen gulumseyen bakışları ,rahatsız etti bizleri......sinirle degiştirdik haber sundugu kanalı,sunturlu bir kufurle hem de.....Neden boyle ofkeli oldugumuzu hiç sormadık kendimize,O na karşı......Ne guluyo bu adam boyle yaaa!!!!dedik,saatleri ile dalga geçtik!!!!tum kızgınlıgımıza karşı ,açıp onun kanalını haber vakitlerinde......Hah dedik ,bugun kırmızı kravat ,kırmızı saat takmış!!!!kusur bulmak için ,izledik çogu kez onu.........Diksiyon hatası yaptıkça,kelimelerin hakkını veremedikçe ,sinsi ,sinsi sevindik!!!!!HAKLIYDIK İŞTE!!!!!gosteriş budalasıydı,hazımsızdı,hak etmiyordu bulundugu noktayı!!!!!!Ta ki .......bir kitap yazıp ,hayatını anlatana degin........ve ,bugun ,ona veda ederken ,Turkiyeyle birlikte.......O nunda tıpkı bizler gibi............zaafları,acıları,hastalıkları,ailesi,sevinçleri ve uzuntuleri ve hayal kırıklıkları ile......Bir İNSAN oldugu ,gerçegini ,gozardı ettigimizi anladık.......Yuzeysel degerlendirmelerin ,ne kadar acımasız ve haksız olabilecegini  gorduk bugun.....Akrabamız ,yakınımız degildi o.......Bir gazeteciydi.......bir insandı.......buraların çocuguydu bizler kadar.......Onunda hataları ,içsel ofkeleri ,derdini bir turlu anlatamayışı vardı ,hepimiz kadar.......Tek farkımız .......Mehmet ali birand  oluşu ve meslegiydi......kaçtıgımız,gormezden geldigimiz dertlerimizi..........sakınmadan,korkmadan,toplumsal aforoz tehlikesini goze alarak,dile getirmesiydi ,farkımız.......Umutlu ve guleç bir çocuk ...........SAAT ...leri,oyuncaklarıydı onun.......çok sevdigi,oyuncakları..........VEDA......ederken birine......sonsuzluga ugurlarken,bugun..........Sıg bakış açılarına lanet ediyorum,onun şahsında........butunun bir parçası olarak.........eksildigimiz bugun........Anlamanın,kusmemenin,ofkelenmemenin  ,Degerini bilerek.........OLUM lu oldugumuz gerçeginin farkında olarak......sırlara karışan,sırlanan.......Mehmet ali birand a........gule gule git diyorum......giderken dahi bir şey anlamamıza neden oldun.....teşekkurler  GAZETECİ.

15 Ocak 2013 Salı

Ah biz eşekler!!!!!

Yargılamayı ,suçlamayı,kayıtsız kalmayı ,gormezden duymazdan gelmeyi,ne guzel de beceririz biz insanlar....İsterizki herşey hep alıştıgımız gibi sursun.Degişiklik urkutur bizi....belirsizlige ise hiç gelemeyiz....Dogru olan bellidir !!!!ve hep o şekilde davranılır.,,bu kadar basit olsaydı keşke........İnsanoglu denilen varlık....duygudan akıldan,bilinçden ,bilinçaltından oluşuyor maalesef!!!!!ve hayat boyu degişiyor tum duygularımız......Akıl dogruyu tek başına bilemez,duygu da girer işin içine her zaman......Bir olay her zaman iki kişi arasında geçer....buna bazen bir uçuncu kişi de eklenebilir....iki kişi arasında geçen olay ,her iki tarafı da mutlu ediyorsa sorun yok.,uçuncu kişiden bahis dahi edilemez......Fakattt!!!!uç kişi birden aynı kararsızlıkla devam ediyorsa yola ..orada bir yanlış,pek çok yanlış var demektir.Taraf tutmayı pek severiz.....bazen tarafsız kalmak gerçekten zordur.......fakat her ne hikmetse .....içten içe hep bir tarafı ,yasal goruneni ,tercih ederiz.....ona yakın durmaya gayretliyizdir,havadan sudan bahsederiz,suya sabuna dokunmayız,uzakta kalmayı seçeriz.....hep bir hesap kitap!!!!şoyle bir vaziyet hasıl olursa ne olur?boylesi olursa ne olur?aslında çok da umurumuzda degildir dogrusu!!!kimseyi sevmek zorunda olmadıgımıza gore.......Oluşan yeni şartlar ,eski kuralları da içersin de !!!!!gerisi onemli degil.Bir insan,,,,,yıllarca şartlara omuz vermiş,dayanmış olabilir......yorulmuş olabilir.........bıkmış usanmış olabilir.........hatalar yapmış olabilir...hiç hatasız olabilir?YOK OLMAZ OYLE ŞEY!!!!!!kimse yorulamaz....sıkılamaz......verdigi her sozde olse dahi durur......iyi de sozu bozan kim acaba?sozunden cayan ,kaçan kim? Kim suçlu?kalksın ayaga!!!!!veya niye gitmiş?ruh hali neymiş?neden boylesi bir çılgınlıga kalkışmış?delimiymiş?HAYIR!!!!!KİMSE MEMNUN OLDUGU BİR DUZENDEN KAÇMAZ.çok şey biriktirmiştir içinde.............neye malolursa olsun gitmeye kalkmıştır.....Herkes aynı sabırda,olamaz.......herkes yaşadıgını kendi bilir......insan bazan en yakınının dahi sesini duymak istemez........herkesden kaçar.......Anormal zamanlarda,normal davranışlar beklemek buyuk haksızlıktır............insanlar savrulmuş,allak bullak olmuşlarsa ,kendi kişiliklerini sorgular hale gelmişler ise........çok zor bir hayatın yorgunlarıysa o insanlar................anlamalıyız.........Suçlamak,gorevleri hatırlatmak ,yargılamak,gondermelerde bulunmak........durumu iyice gerer,ve daha zor daha uzucu gunlere taşır ,kişileri.....Kuçumsemek,çok bilmişlikle itham etmek,kadirbilmezlikle degerlendirmek,cehaletle ,bilgisizlikle suçlamak.................HEP YANLIŞ BAKIŞ AÇISINA  delalet eder maalesef........bugun suçladıgın insanlarla dun yanyana oldugun gerçegini bi duşunmek gerekir...... HERKES yanlış!!!!!!bir BİZ  dogru !!!!biliyor olamayız.Verdigimiz degeri,samimiyeti ,guleryuzu,başa kakmak ise gunahtır....Bunlar herkese gostermemiz gereken ahlaki sorumlulugumuzdur çunki.Ah biz eşekler!!!!!!!!ne zaman insanca duşunup davranacagız acaba??

Veda....

Yarın veda ediyorum İstanbul a.......sanki hep burada ,yaşamışım duyguları içinde....kalabalıgı,guzelligi,yoran ve dirilten ,koca İstanbul....asırlık gungormuş ,çınarlarına,vuruldugum .....bogazın lacivert sularında duşuncelere daldıgım........Burgaz da ,ada yalıtılmışlıgını,insanın ,yalnızlıgını,herbirimizin ayrı ayrı ,adalar dan,oluştugumuzu,hissettigim,guzel şehir.....İstanbul.......gidiyorum ,sıgındıgım kucagından.....agladıgım ve avundugum gecelerinden uzaklaşıyorum artık.....seni sevdigimi ,bilmeni isterim......alışabilirim sana ,kolay olmayacagını bildigim halde.....Zor kadınsın !!!!bilirim.ama  ,sana deger ,onunde diz çokmeye deger.Kendi şehrim ,benzemez sana......evet ,denizi vardır ,çok şukur!!!fakat ,sen ne kadar çalışkansan,o ,o kadar tembeldir!!!havası ,diriltmez insanı,aksine uyuşturur zamanla.....Boşver !!!dersin.......sonra yaparım dersin!!!ertelemeler şehridir ,İzmir............Cuceler şahı!!!!çokbilmiş ,sevimli,oyuncu,guduk......Ruhu vardır oysa......çok zengin bir ruha sahiptir.....ama korkaktır,çekingendir,rahatını bozmak istemez hiç......Cesur gibi davranır .....fakat ,anca ,son anda,gosterir yurekliligini.......Başına ,yıldırım !!!!duşunce ,uyanır ,tatlı uykusundan.....O vakit ,çıkar ,içinden,uyuttugu bilgelik,olgunluk,onur........hep çocuk ,kalınmayacagını ,farkeder ansızın......Yaşına ve gerçek ruhuna koşturur ,son hızla.......Ozlemedim İzmiri. kustum ona..oysa ne çok severdim,tatlı imbatında kafa çekmeyi.........kumru sesleriyle uyanmayı.......gundelik ,sıradan telaşını......kolayca yetişivermeyi ,her semtine......mandalin bahçelerini........tek tuk ve sahip çıkılmamış,rum evlerini.....Orta halli oluşunu,tevazu sahibi oluşunu,horlamadıgını kimseyi,ama,içten içten ,kuçumsedigini......Bir ben bilirim !!!!onun ,ne   k..........tak !!!oldugunu.......Şimdi hiç bilmiyorum,o şehre varınca,ne hissedecegimi?Evim orada.....bahçem,çiceklerim,gucendigim,kırıldıgım ,orada.......Bildigim,tanıdıgım ,yıllarım orada........acılarım ve sevinçlerim ,saklı ,havasında,suyunda......izlerim var ,adımlarım sokaklarında........çok şeyim kaldı o şehirde........duygularım kaldı............incinmişligim,cesaretim ,boyun egmişligim kaldı.......Korkuyorum o şehirden biraz........yine uyuşurmuyum bakınca gozlerine?alışırmıyım sıradanlıga?anlamsızlıga? Yoksa butun iş bendemi saklı?kendimdenmi korkuyorum yine? yoksa tembellige alıştımmı farkına varmadan?yaşlandımmı yoksa?cesaretimi kaybedermiyim tekrar?YENİLİRMİYİM şehre,kendime??MIŞ gibi ....Muş ,gibi,Miş ,gibi?????HAYIR!!!HAYIR!!!ASLA........Nerede olursam olayım .....hangi şehirde,kasabada.......sevmedigimi ,severmiş gibi davranmayacagım .içime sinmeyeni ,sinmiş gibi davranmayacagım.Uymayanı ,silip atacagım yaşantımdan......Ruhum,duygularım ve aklım,neyi anlatıyorsa bana......onu dinleyip ,duşunecegim....Kendime VEDA ,etmeyecegim.......huzur ve anlam ,ne şehirlerde saklı,ne de kişilerde......herşey kendimizi anlamakta gizli.....anlamaya çalışacagım.......

14 Ocak 2013 Pazartesi

Yazı ustune duşunceler...

Dinledigimiz eşsiz bir muzikte nedir duygularımızı çoşturan?muzik ile sozlerin uyumu ?sozsuz muzigin çagrıştırdıkları?Hayatın muzigi?yaşamın ve yaşadıklarımızın notaları?kendi iç muzigimizin,iç seslerimizin uyumu?dengesi duygularımızın?kelimelerimizin anlamı?........Yazı ,soz soyleme sanatının ,kagıda duşmuş aksidir....Sozleri ne denli yerinde,ve gucunde,guşsuzlugunde ,kullanmayı beceriyorsak....Ayrıntıları gormekte ne denli hassas isek,detaylarda bogulmadan......ne denli oze varıyor isek.....O kadar yazarız......resim yaparız.....besteler meydana getiririz.....Duygu ve aklın harmanlanması......yaşanması.......hissedilmesi......ve demlenmesidir yazı sanatı.Bu yuzden hemen anlarız,guzel bir remi........hassas bir beste aktardıgı notalarla ,aglatır bizi.....Yerinde sıralanmış harflerin unutulmazlıgı baglar bizi bir şiire....Yaşamak gibidir yazmak......nasıl yaşadıgından daha çok neler ogrendin?neler biriktirdin?yaşamı  sanata donuşturdun?veya içine ettin!!!!Herbirimiz en az bir yetenekle dunyaya gonderiliyoruz.....mesele,yetenegimizin neler oldugunu keşfetmek......bu yazı olur,şiir olur,marangozluk olur,vitrincilik olur,ressamlık olur,analık sanatı olur....Olur da olur....Ne kadar ustune duşuyorsak yaptıgımız işin.....ne denli araştırıp uzerinde duşunuyorsak........ve ne kadar emek veriyorsak.......O DENLİ USTALAŞIRIZ ....ugraştıgımız gonul verdigimiz şeyle,kişilerle,hayatla......Yaşamak ,zaten başlıbaşına bir sanat ,o ayrı......uzerinde yurudugumuz ip ,o kadar hassas......Bir anlık dikkatsizlik veya kendine fazla guven.......yere çakılmamıza ,neden oluverir.Bazılarımız ,ipin ustune çıkmaya bile cesaret edemezler.....onlar seyirci olup ,herşeyi eleştirme hakkını kendilerinde gorurler!!!!Zordur HAYAT........zordur,DENGE ,yi tutturmak.......zor iştir ,yaptıgımız ,yaşadıgımız ,ugraştıgımız ,her ne varsa,onu,SANAT,a donuşturmek.....usta olmamız şart degildir ayrıca......AMA.....iyi bir kalfa,istekli ve çalışkan bir çırak ,olabilmek ,dahi......Saygıyı hak eder......Yazı yazmak ,etkili sozcukler ustası olabilmek ,işte tam da ,saydıgım ,bu nedenlerle ,hiç kolay bir iş degildir,hatta iyi bir okuyucu olmak dahi,emek,zaman ve duşunce ister........Tanrı ,yeteneklerimizi farketmemizi ve geliştirmemizi ,ister bizden.....ve ne yapıyor isek ,duşe kalka ,o yolda ,ilerlememizi.vazgeçmemeyi.......dilerim oyle olsun....

12 Ocak 2013 Cumartesi

Alışmak.....

Geçenlerde,bir yakınım,İnsan dedi....herşeye alışıyor.....Uzaya çıksa uzaya......denizin dibine inse ...denizin dibine alışıyor....Çok duşundurdu bu sozler beni.....Alışmayı duşundum......Kaç yaşında olursa olsun....alışmayı.....Alışmak iyi bir şeymidir?diye duşundum......alışkanlıklarımı duşundum.....Sonra ,alışamadıklarımı duşundum uzun ,uzun.....İstemdışı alışkanlıklarım ,ornegin saçımı taramak,yuzumu yıkamak....bunları yapmıyorsam eger ruh saglıgım bozulmuş demektir....Aşagı yukarı hergun eşimi opme alışkanlıgımı duşundum sonra.....kızıma sarılma,ona dokunma,onu opme alışkanlıgımı....Bunlar da alışkanlıkmı ?demeyin hiç.Sevmek bir ihtiyaçsa eger.....dokunmak,sarılmak.opmek,sevgi sozleri kullanmak ,bir alışkanlık,hatta bir ihtiyaçdır....Eşimize çiçek almak,onun sevecegi yemekler hazırlamak,onu kucaklayarak karşılamak,once duşunmek......sonra ihtiyacı oldugunu fark etmek...sonra da tum bu guzel halleri bir alışkanlık haline getirmek gerekir diye duşundum....Kimileri ben içimden severim !!!!diyerek işin kolayına kaçar.....oysa boyle diyenlerin çogu......çiçek getirmeyi de bilir.......tatlı sozler soylemeyi de......guzel aşk cumleleri yazmayı dahi bilirler.....Sadece bize karşı bilmek istemezler.....yalnızca bizi ,içlerinden sevdiklerini iddia ederler....Biz ise biliriz ki......en zor durumda dahi.......en parasız iken......çiçek de alırlar......uzun yollara benzin parasını hiç duşunmeden,çıkıverirler.....Bize ihtiyaçlardan soz ederken......ihtiyaç dışı herşeye para harcamayı becerirler.....maalesef....İnsan herşeye alışıyor ,DOGRU.....yalnızlıga alışamıyor.......sevgisizlige hiç alışılmıyor.....sahtekarlıga,samimiyetsizlige,yalanlara ,duşuncesizliklere,alışamıyor.....Adam yerine konmamaya alışamıyor.....Yaşamın kuçuk kuçuk keyiflerini ,unutuyoruz.....sevmenin dokunmak oldugu aklımıza gelmiyor...İlişkilerde buyuk bedeller odemiş olsak dahi....madden,manen......mutlulugun yolunun,kuçuk ,kuçuk  hatırlayışlar,minik sevgi notları,bir kaç buket çiçek,sık sık içten sarılışlar,hesap ,kitap ,yapmayışlar ,dan geçtigini.....Çok zor duşunuyor ve uyguluyoruz......Sevmemeye......dokunmamaya......konuşmamaya.....duşunmemeye,takdir etmemeye,şukran duymamaya,guven hissetmemeye.,saygı duymamaya ......çok kolay alışıyoruz.Kotu olan her alışkanlıgın yerine guzel birer alışkanlık koymaya varmısınız?

İlk efendilerimiz!!!

İlk efendimiz BABA.....efendi yardımcısı veya kole....ANNE.....Fakir   ya    da zengin oluşları sanıldıgı kadar fazla onem taşımaz aslında.Çocuklugumuza gosterilen ,sevgi,saygı ,anlayış,takdir ve guven ,kişiligimizi belirleyecektir çunki.Dovmek,yerli yersiz azarlamak,uzak durmak,korkutmak,kuçucukken işe gondermek,terketmek,işe gonderip elindeki paranın pek azını ona vermek,tacizemi ugradı?işyeri nasıl bir yer?diye dibine kadar sahip çıkmak,kollamak,suçlamamak,yargılamamak,guvenmek,saygı ve sevgi sunmak....ŞARTSIZ VE KOŞULSUZ.....Boyle yaparsan seni severim!!!!!şoyle davranırsan sevmem!!!!diye gozunu korkutmamak,urkutmemek o kuçuk yuregi........sozlerle yara açmamak......kişiligine her turlu saygı duymak.....oku oku!!!!diye baskı yapmamak.O çocugu kimseyle kıyaslamadan,potansiyeli neyse ona gore yetiştirmeye çalışmak........ANNE yi ......BABA yı çekiştirmemek.....dedikodusunu yapmamak!!!!İşte sizin anneniz budur!!!!!!işte alın size BABA nızın yedigi haltlar!!!!!dememek......Anne ve baba figurunun ,çocukların ,gelecegini etkiledigini ,çok iyi anlamak......VE ONA GORE DAVRANMAK....iyi anne baba olmanın,çok para vermek,opucuklere bogmak,guzel yemekler yapmak,evi derli toplu tutmak,sadece çalışmak!!!!olmadıgını........O cocugun yaşına,duygularına,gore guzel davranmak oldugunu anlamak....Gelişimine her turlu katkıda bulunmak.....ozel gunlerinde ona sevgi dolu notlar yazmak......anlamlı armaganlar vermek......Onu nasıl gormek istiyorsak,tam da o şekilde davranmak......Beceriksizlikleri ile,zayıf tarafları ile alay etmemek,kuçuk duşurmemek......KIZ sa kız çocugu gibi......ERKEK se erkek çocugu gibi......Ama en onemlisi İNSAN OLARAK YETİŞTİRMEK.....Eşcinsel dahi olsa onu bagrımıza basmak.....DAİMA SEVMEK.....daima sahip çıkmak......bogmadan ,sıkmadan,cesurca duygularını dile getirmesine izin vermek.....ONU ANLAMAK....olgun davranışlarla gerçegi gormesini saglamak......ŞIMARTMAMAK......SINIRLAR KOYMAK....KURALLARI NAZİKÇE HATIRLATMAK....anlamıyorsa kuçuk cezalar vermek.....onunla yumuşak bir biçimde ,kısa ve oz olarak sohbet etmek,kuçuk ornekler vermek,yaşının gerektirdigi sorumluluklar vermek.....Çocuktan ,,,,,,BU İLERDE BİZE BAKAR !!!!!BEKLENTİSİ İÇİNDE OLMAMAK.....maddi manevi hiç bir şeyden kaçınmamak.....Egitimine son derece onem vermek......çocugu ahlaklı ,sorumlu ,merhametli,sevgi dolu,kişiligine saygılı,herkese saygılı,duygulu ,akıllı,guvenli,sadakatlı,OLMAYA OZENDİRMEK.....İlk efendilerimiz olan ANNE VE BABA.....TUM KİŞİLİGİMİZİ,BAŞARILARIMIZI,BAŞARISIZLIKLARIMIZI,kendimize ve insanlara guveni,ozeni,sevgiyi ,saygıyı,takdiri,ruh hastalıklarımızı.........saglıklı ve mutlu bireyler oluşumuzu...Kısaca ,TUM HAYATIMIZI.......etkiler......Aşkı ,ilişkiyi,işi ,hayatı,keyfi,acılara gogus germeyi,ilk onlardan ogreniriz....Çocuklugumuzda yaralandıysak.....ŞİFA bulmayı.......iyi insanlarla karşılaşmayı ......kotuluklerden ve başımıza gelenlerden yalnızca ,bizim sorumlu olmadıgımızın anlaşılmasını dilerim....Kendimizden korkmamayı,kendimize guven duymayı ,YOL a o şekilde devam etmeyi dilerim herkese....

Koleler ve efendiler!!!

...Gerçek demokrasiye asla inanmıyorum!!!!insanların eşit olabilecegine de inanmıyorum!!!!ne hayvanlar  eşit dogar ne de insanlar!!!!insan bir yaradılış uzre dogar.....dogarken ona verilen gerçek bir kişilik vardır.....Bu doga içinde geçerli tabii.....Her iki dunyada da guçlu olan ayakta kalır.Kole ruhla ve lider ruhla doganlar vardır......Şaşırdınız degilmi?=çunki kimse kole oldugunu kabul etmek istemez!!!!iyi koleler vardır......iyi liderler vardır.........iyi koleler sevilir......itaatkar.....sorgulamayan......azla yetinen,isyan etmeyen,sessiz ve her daim emre amade......içten ve samimi......İyi liderler de sevilir.......despot olmayan.....sevgi ve saygı dolu.....guven veren ve verdigi her sozde duran......istenmeden veren......duşunceli......kendini geliştiren......paraya pula gerektigi kadar deger veren......idealist.....sevecen......makamda gozu olmayan......alkış beklemeyen....halka hizmeti hakka ,hizmet bilen.....boburlenmeyen.....kibirlenmeyen....sakin ve saygıyla konuşan......LİDER......sevilir ve daima saygıyla hatırlanır......İZ BIRAKIR.....Zordur çok iyi bir kole olmak.........tıpkı gerçek liderligin çok zor oluşu gibi.........Çogu zaman da,yolunu şaşımışlar,kolemi ,lidermi oldugunu anlıyamayanlar vardır.....Kole adayı ,fakir bir muhitte dogar genelde....sorunlu ve egitimsiz bir aileye sahiptir.......ve bu kendi seçimi degildir.......orada dunyaya gelmiş,bu ailede buyumuştur.....eger  o çocuk gerçek bir kole ruhu ile dogmuş ise.......Tanrı yardımcısı olsun ve onu dogasına uygun ,saygıyla ,sevgiyle ,egiten ,efendileri olsun!!!!aşagılamadan,kuçumsemeden,alay etmeden,gerçek bir deger verilsin....hakkı tam olarak korunsun.....Yaptıklarına ve yapamadıklarına saygı duyulsun....yapıcı ve yumuşak eleştiriler getirilsin...Koşulsuz sevilsin.....iş yaptıgı ,çalışkan oldugu,fedakar davrandıgı için degil......İNSAN oldugu gerçegi asla unutulmasın......LİDER ise hem fakir hem de zengin bir ortamda dunyaya gelebilir.....İçinde bulundugu koşullar her ne ise.......onlarla hayatı boyu mucadele edecegini bilir.......FAKİR ise guçlenmek için.........egitimden yoksun ise......kendini geliştirerek okuyarak,dinleyerek,anlamaya çalışarak,sorgulayarak.........çalışarak.......sorumlu davranarak......duşerek ve kalkarak yola devam eder.......ZENGİN bir ortamda ,dogmuşsa....şukrederek......kibire kapılmadan......paylaşarak......gerçek zenginligin VERMEK ....oldugu bilinci içinde.......paylaşarak......anlayarak.......insanların doganın ruhuna saygı ve sevgi duyarak.........takdiri esirgemeden.....alçakgonullu ve mutavazi.......gosterişden uzak........alkış ve begeni beklemeden.......teşekkur beklemeden........yapar....eder.....verir......alır.....veya almaz......O HİÇ BİR ŞEYİ birşeyler ,bekleyerek ,umarak,yapmamaya çalışır çunki.Haaa insanoglu dogası geregi içten içe hep begenilmek ister .takdire mazhar olmayı bekler....BU  HAKİKAT .....DIR.OYLE YARATILMIŞIZDIR...ister kole olalım,ister efendi........Onemli olan.......bu gerçege tam bir inançla teslim olalım.......Bu dunyaya kole de lazımdır çok sayıda..............lider de gereklidir ......az sayıda........Kendimizi çok iyi anlamaya çalışalım.......HAYATIMIZI GOZDEN GEÇİRELİM......şapkayı onumuze koyup ,kendimize dışardan BAKALIM......Yaşamak......AŞK........bazen kole bazen de efendi olmayı gerektirir......once gerçek kişiligimizi fark ve kabul edelim.......sonra......NE VAKİT KOLE OLACAKSAK....SAMİMİ VE İÇTEN olalım......ne vakit EFENDİ olacaksak......çok iyi bir efendi.....lider olmaya çalışalım.......GERÇEK .....acıtır.......GERÇEK OLMAK...... MANEN VE MADDEN HESAPSIZ OLMAYI .....GEREKTİRİR.Gerisi sahtekarlık,iki yuzluluk,korkaklık,cimrilik,yalancılık,kotuluk ,içerir.ne olmayı tercih ediyorsak.......ve ne isek.......oyle davranalım.......ne efendi olmak ayıp.....ne de kole......İNSAN OLMAYA ÇALIŞMAMAK .....En buyuk AYIP.

Cesareti sorgulamak?

Cesaret.....bazan gitmekdir.çogu zaman ise kalmak......Hiç suçlamadan ,yargılamadan,anlamayı deneyebilirsek eger......ozellikle uzun ve acılarla surmuş,ilişkileri........Artık giden de......gitmeye kalkan da....kalan da......donen....de.......Yola ilk çıktıkları ,zamanlardaki,kendileri,olmadıgını ,anlarlar ,bir sure sonra.Uzun ve yorucu tecrubeler...........kişiye şunu farkettirir en sonunda......nereye gidersen git.......kime koşarsan koş....Donuşler hep kendinedir.....ve bizler ,ilişkilerin ,alışkanlıkların,sevginin,gorunmez iplikleri ile baglıyızdır birilerine,birşeylere.Susuyorsak eger;mevcut duzenin korunması taraftarıyızdır.Konuşuyorsak,isyan ediyorsak,gitmeye kalkıyorsak,eleştiriyorsak........Duzen denilen anlamsızlıktan bogulmuş durumdayızdır.SUSMAK....bir derviş olgunlugu ile hoşgormek her bir olayı....başımıza ne geldiyse gulumseyerek ve hiç şikayet etmeden,yakınmadan,bagırmadan,çagırmadan,korkusuz ve cesur.......SUSMAYI.....Becerebiliyorsak eger......O kişi onunde saygıyla hurmetle ,egilmeyi hak ediyor demektir.Ammaaa!!!sustugumuzu sanarak,içimizde,ofkeler ,kızgınlıklar,suçlamalar ,barındırıyorsak.......işte ona susmak denmez!!!!Ona samimiyetsizlik,korkaklık,kendi fikirlerimizin dogrulugundan kuşkulanmak denir.Gerçek cesaret;herşeyi goze alarak,tam bir içtenlikle,o kırılır,bu gucenir diye duşunmeden,sakince ,ve tam bir kesinlikle ,konuşmayı gerektirir.Neden bahis ediyorsak,o fikri uzunca sorgulamak.......ve genel dogruya uyup uymadıgını araştırmayı gerektirir....Bu tavır ise,yargılamadan ,duşunmeyi ,anlamayı ,icap ettirir.Dostlarımızı,duşmanlarımızdan daha zor affederiz......Dostlugu korumak,sahip çıkmak,egomuzu yenmeden asla mumkun olamaz.......Bizim duşundugumuz gibi davranmak zorunda degildir hiç kimse.....bizim gerçegimiz ile ,başkasının gerçegi, asla aynı olamaz......Olmasını istediklerimiz ,başka şeydir.....olanlar ise bambaşka..... O halde........kimseden bizim duşundugumuz gibi olmasını isteyemeyiz......boyle bir hakka sahip degiliz çunki......O kişinin vizyonu ve yapabilirlikleri başka.......bizim vizyonumuz ise bambaşkadır...Kimseye kendi inandıklarımızı,davranışlarımızı dikte etme gibi bir hakka ise sahip degiliz.....Geçmişi gozonunde bulundurarak.....karşılıklı yapılan fedakarlıkları duşunerek.......kim az yaptı ?kim çok yaptı ?demeden.......saygı dahilinde ........bir arada yaşamayı ,becermeyi denemeliyiz......Kimseyi sıkmadan,kimseyi bogmadan,soz ile taciz etmeden.........davranabilmeliyiz.......yapamıyorsak,içimizde hınç biriktirmeden ,susmalı ve uzak durmalıyız.....Ta ki denizler durulana kadar.........kendimizi sadece kendimizi.......anlamayı cesurca duşunerek..........bir koşede hayatın getirdikleri ile başetmeyi ogrenmeliyiz.......GERÇEK CESARET ,NEYİ GEREKTİYORSA......oyle davranmalı......inanmalı........ve kendimiz dahil,kimseye kızmamalıyız....ANLAMAYA çalışmalı.......hatta anlamalıyız.......

11 Ocak 2013 Cuma

Neden yazarız?

Hayatımız gulluk gulistan iken,maddi zenginligin doruklarında dolanırken,gulerken oynarken,oturup ne yazabiliriz?Nedir bizi yazma eylemine iten?neden alırız kagıdı ,kalemi elimize?İç dokmek için,alırız......duygularımızı aktarmak için alırız.......Ama en çok ,ACI çektigimiz için,isyan ettigimiz için,yaralandıgımız için .....Yazmaya başlarız....yazmak biraz da çaresizligimizden bahseder.....Arzu duyup ulaşamadıklarımızı haykırır.........farkedilmek istedigimiz için yazarız.....İNSAN oldugumuzu hatırladıgımız için yazarız....TEK BİR DUYGU ......taşır bizi hastanelere......ya ruhumuz acımıştır,ya fiziki bedenimiz agrımıştır.....ama ,birşey olmuştur işte.....yalnızca kendimiz oldugumuzun farkındayızdır......VE doktorlarda ,ararken çareyi,terapistlerde,hocalarda,......muthiş bir acının kemirdigini ruhumuzun.......Acıdan bir yerlerimizin agrıdıgını ,hem ACIDIGINI hem AGRIDIGINI....anlarız.....kimi insan ,boyle zamanlarda.......bir anda yazmaya başlar.....kendini anlamak için ,yaşadıgını gozleri ile gormek zorunda hisseder kendini....Yazdıkça şaşar kendine.....bir oykumudur bu?bir masal?bir trajedi?bir komedi? aslında hepsinden biraz olan ,bir şeydir bu...HAYAT....tır....ve yazabildigine ,ifade edebildigine gore ,henuz olmemiştir....UMUT vardır o halde.....bir çıkış sunabilir hayat bize.......başka seçenekleri işaret eder gulumseyerek......peki ;umut varsa?acı ,agrı yokmudur artık?yazmaya devam ettikçe ,fark ederiz ki............ACI VE AGRI .....Aslında bizi yaşama davet etmektedir....Acıları ,agrıları,ve çaresiz,olumu kabullenmemizi talep etmektedir bizden.....Çare bizdedir.......Çare gerçekle ve hayatla yuzleşmek.......Çare .......kabul etmekdir ,acılarımızı,agrılarımızı,kaybedişimizi,olumu........RAZI olmaktır kendimizden.....DEGİŞTİREBİLECEKLERİMİZ.........ve .......cesaretsizligimizi,cesurca sorgulamaktır YAZMAK....Acı çekmeden,ne olgunlaşabiliriz,ne de sorumluluk alabiliriz....acıya duşmek bile bir şansdır ,mutsuzlugu dile getirme adına.....Bazıları pek saglıklıdır!!!bişeycikler olmamıştır onlara!!!!oyle iyi ,oyle iyi hissederler ki kendilerini......Test sonuçları kansersiniz;deyince şok geçirirler.Maalesef o kişiler,reddedmişlerdir acı çekmeyi.......gormezden gelmişlerdir.......Kayıtsız kalmışlardır....Hep biz zenginiz,saglıklıyız pek mutluyuzu!!!!oynamışlardır yaşam boyu.....Şahsım adına......acılarıma,agrılarıma şukran duyuyorum........yazma yetenegim varsa eger ........TANRI ya teşekkur ediyorum......Hayatın ,gerçek yolunun ,acılardan,kaybetmelerden,bulmalardan ,ibaret oldugunun farkındayım artık....ACIYI ,AGRIYI ,KAYBEDİŞİ,BULUŞU,yazarak daha iyi anladıgımı duşunuyorum....işte sadece bu nedenden dolayı yazıyorum......ve .....yazacagım....

Varoş denilen gençlik.....

 Ne kadar kolay alay etmek!!!!gulmek......aman gozumuz gormesin de ne halt ederlerse etsinler diyebilmek.Garip ve ozenti saç modelleri,çakma converseleri,ucuz blue jeanleri,pazardan alınma ,taklit marka kazakları......Onlar......kapıcımızın,evdeki temizlikçi kadının,şoforlerin,işçilerin,emekçilerin ,cehaletin ,şanssız çocukları......Onlar saçma sapan çagdışı egitim sistemsizliginin,gerçek ogretmen nedir?psikoloji nedir?duşuncesinden bihaber sozde!!!!egitimcilerin,egitimin siyasi degil ,ozgur ,sorgulayan kuşaklar yetiştirmek oldugunun farkında olmayan devletin......KAYBOLMUŞ ÇOCUKLARI......Devasa buyuklukteki ,acımasız metropollerin,insanlık dışı yaşam koşullarının ,rutubetli havasız bodrum katların,en ufak bir sarsıntıda yıkılan ,metruk işyerlerinin,uç kuruş paraya,somurulen ,GENÇLERİ.....Her çocugun ,dogal yaşam hakkı olan.......şefkatli ve egitimli,aileden yoksun çocuklar..DEVLET onlara baba!!!!falan degil!!!!uvey baba bile denilemez ....uzak ,kibirli,aşagılayan,zengin bile sayılacak olanaklara sahip.....Bir garip  hısım ,akraba.....Zar zor ısınan ,zevksiz ve ucuz eşyalar,plastik çiceklerle dolu,pırtık terliklerle ,dolanan,yorgun anne babaların,kırık banyo kuvetlerinde yıkanan çocukların ,mutsuz.umutsuz evleri.........Koridorda ......odalarda ,yanan,beyaz morg lambaları.......Kitapların ugramadıgı,başucu lambalarının bulunmadıgı,çıplak ampullerin çig ışıgında guluşmelerin bile sahteleştigi daire bozuntuları......İnsanca hiç bir şeyi almaya gucu yetmeyen ,çaresiz babalar.......ozgurlugu,yepyeni giysileri,gezmeyi,tozmayı ,talep eden........kurslara gitmek isteyen,bir muzik aletim olsun diyen,GENÇLER.....talep edilenlerin hiçbirini vermeye ,maddi manevi,gucu olmayan,egitimsiz anne ,babalar.......ÇİRKİN,İTİCİ,ZEVKSİZ......insanı okumaktan sogutan devlet okul binaları.......ASIK SURATLI,SEVGİSİZ,SAYGISIZ,MERHAMETSİZ......egitim kadroları.....İki yakası bir araya bir turlu gelmeyen,canlı cenaze ,yorgun,bitik,kadınlar,erkekler.......otobus duraklarında yıgın yıgın....itiş kakış......MEGA KENTLER.......mega dertler.......her turlu uyuşturucu madde ile ,kendilerini oldurmeye ,hazırlanan YİTİK ÇOCUKLAR......DAYAK ,ŞİDDET,GOZYAŞI,PİŞMANLIK,UMUTSUZLUK batagında ayakta kalmaya insanlar.......çocuklar.......gençler.....Toplumun dışladıgı ,devletin mecbur kalmadıkça,gormezden geldigi......dalga geçilen.......yok sayılan genç adayları......Kutu kutu antidepresanla baştan savılan,ruhları hastalanmış,orselenmiş,delilik sınırında.......KUCUCUK BEBEKLER,ANNE BABALAR,ÇOCUKLAR.......Kutsal aile!!!!!toplumun gozbebegi çocuklarımız....gelecegimiz......VAROŞ lar.........GETTO lar.......Armaniler......zengin alışveriş merkezleri,baştan çıkaran arabalar........eşitsizligin ,haksızlıgın ,zavallı çocukları......Hırsız oldugunuz için,madde kullandıgınız için,hatta daha agır suçlara yoneldiginiz için,ASLA....kızmıyorum sizlere....Kendime.bu iki yuzlu topluma,bu acımasız devlete ,bizleri insanlıktan çıkaran bu koşullara isyan ediyorum yalnızca.....

Kurgu ve gerçek....

Yazı yazmaya başlayan bir kişi,gerçek ile kurguyu her zaman birlikte duşunuyor.Kitap yazmak,blog yazmak,hayatla ilgili deneyimlerini,hayallerini,çok da fazla duşunmeden kagıda dokmeyi gerektiriyor..Çunki,o kırılır ,bu gucenir veya,birileri uzerine alınır ,çıkarımlar yapar diye duşunulur ise ,bir şey yazmak imkansız hale gelir.Yazma eylemi biraz sivri dilli bir eylem......suya sabuna dokunmadan kaleme alınan yazılar,içtenligini ,samimiyetini kaybediyor maalesef.Hatırlıyorum da ....hadi isimde vereyim,Nermin bezmen......kitap yazmaya başladıgı zaman......ozel hayatından yola çıktıgı için bazı çevreler tarafından çokca eleştiriye ugradı.Ozel hayat soz konusu oldugu zaman,bundan en çok etkilenecek olan kişiler o yazarın evlatları,hayatta olan eşi,olen eşi ya da yakınları olacaktır kuşkusuz.Burada dikkat edilmesi gereken nokta........yazarın yalan ,yanlış,ya da iftiraya varan ,kelimeleridir.Ozellikle can yakmayı duşunerek yazan,kişilerin ,cumleleri ,kendini korur........Acıtmak istedigi insanları ise hiç duşunmeden yerden yere vurur.Kişisel olarak bu tur yazı tarzına ,kendimi asla yakın bulmam. Yapacagım şey ,o kitabı veya yazıyı okumamak olabilir,fakat yazarı eleştirmeyi kesinlikle duşunmem.Çunki  ozgur duşunemez isek ozgur yazamayız...........Oncelik daima ,konu,her ne olursa olsun,içinden geçenleri,uzerinde baskı olmadan dile getirme hurriyeti olmalı ........Ozgur duşunulmeyen yerde.........fikirden,mizahdan,eleştiriden ,soz edilmesi mumkun olmadıgı gibi.......Aman!!!!kimseler rahatsız olmasın içgudusu ile ,sahtelik,yalan,ikiyuzluluk ,alır başını gider .Burada gunah keçisi !!ilan edilen ise,birşeyler yazma cesaretini kendinde bulan,yazar oluyor kuşkusuz.Kendimi bir yazar olarak gormuyorum.keşke olabilsem.........yazdıklarım kendi blogumda ,genele açılmış oluyor kendiliginden.Arzu eden,ilgilenen açıp okuyabilir........Bu internet ortamında yazı kaleme alan,gunluk tutan,her bir blog yazarı için geçerli bir durum....kimileri blog yazılarının edebiyatın içini boşalttıgını duşunuyor..........Bir diger bilim çevresi ise.......içinde bulundugumuz ,yeni internet çagının,bilgiye ,edebiyata, yeni bir bakış açısı ,getirdiginden soz ediyor.Şimdi kalkıp  E edebiyatın iyimi kotumu ,oldugunu veya her yazının edebi bir deger taşıyıp ,taşımadıgını ,tartışacak degilim.Kaldı ki,hiç de iyi yazmadıgı halde,buyuk şohrete ulaşan yazarlar,kotu yonetildigi halde kult haline gelen filmler arar isek.......çok sayıda bulabiliriz.Yazın dunyasında ,yer bulma,une kavuşma  goreceli bir kavram oldugu için.......KİME GORE?NEYE GORE? deyip ,geçmeyi tercih ediyorum kendi adıma.Fakat bir parantez açarak,kişisel ofkelerim ,kırgınlıklarım adına..........hiç kimseyi karalama peşinde olmadıgımı dile getirmek isterim.Yazılarım dikkatle gozden geçirilir ise ,kendimi en acımasız şekilde eleştirdigim,hatta kendimle dupeduz dalga geçtigim,çok net biçimde gorulebilir.Yazmak ........okumak.........hayatta en keyif aldıgım ugraş.......dilerim daha uzun yıllar .......duşuncelerimi,hikayelerimi..........kitabımı........kaleme alırım.......Begeni toplar veya çope atılır.....bu hiç onemli degil dogrusu....onemli olan........aklımı ,duygularımı ,hissettiklerimi ,kimseden korkmadan çekinmeden yazabilme HURRİYETİ............

9 Ocak 2013 Çarşamba

Umuda ........yolculuk..

İnsan,kendinden umudu hiç kesmemeli.....Her ne gelirse gelsin ,başımıza.....Affetmenin,bagışlamanın,anlamanın,herşeye ragmen,insanın içindeki...........çakıl,toprak,toz,tarafının,degilde..İnsanın altın tarafının farkına varıp,o tarafı gozonunde ,bulundurup........ve insanları dinlerken......gerçekten dinlemenin........tarafsız,degerlendirmenin,farkına varmalı......Suçlamadan,yargılamadan.......dinler ve anlarsak eger.........UMUT......Kendiliginden akmaya başlar içimizde.......Buzlar kırılır........kurumuş sanılan agacın ,verdigi kuçuk  ......taze......eşsiz .....surgunlere hayran ,hayran bakılır......O minik hayat başlangıcı ,o kuçuk surgunler,agaçtaki yaşama arzusu.........sevinçle ,umutla ,doldurur,yuregimizi......Beklemeliyiz artık.......agacımızın yepyeni surgununun boy verip,nazlı nazlı buyumesini ........beklemeliyiz.......Kurumuş,dallara dokunmamalıyız..Vakti gelmeden budamaya kalkışmamalıyız........Anlamalıyız neden kurumaya yuz tuttugunu.........ve herşeye ragmen.........diriltmeye çalıştıgını ,kendini.......AGACA SAYGI DUYMALIYIZ.........GOZUMUZ GİBİ BAKMALIYIZ AGACA.......o agacın yalnız bize ait ,olmadıgını bilmeli......anlamalıyız.....Bizim bahçemizin agacıdır evet........ama......Kendi dogasına aittir once.......Tek başına .........ve yalnız.......ve guzel.........EŞSİZ.....biz gibi......o gibi......sen gibi......insanlar gibi........O NUN.....narin govdesinin yanıbaşına diz çokup..........hayran ve umutlu.......ve sevgi dolu.......neye ihtiyacı oldugunu bilerek........ozgurlugune saygı duyarak.........sevmeliyiz........Umuda yolculuk.........kurumuş........ama ,yeşil can filizleri mevcut o AGACA.......kendime........yolculuk....Yeniden ,yeşermeye......bu kez çok farkında olarak......umuda sahip çıkarak.....bir tuy kadar hafif........ve uçucu oldugunu ......anlayarak.

Ana sozleri.....

Analar vardır.......iyi ki   vardır........ammaa!!.........Altın ana  vardır...........gumuş ana ..........bakır ana.........Payımıza hangisi duşerse artık.........hep altın anayı aradım gonlumde..........bulamadım...........buldugum anaya  razı oldum.yıllarca  için için herşeyin sorumlusu ,gordugum   ANA nın...........aslında bir kadın ,oldugunu farketmemle degişti herşey..........tarafsızca anlamaya çalıştım onu ilk kez........Bir kadın ,nasıl anlarsa ,diger kadını ,işte oyle........ANLADIM.......anlamak ,bir işe yaradımı peki? geçmiş yaraları sardımı?en ihtiyaç duydugum çocuk oldugum gunlerde ki  gibi.........okşandımı başım?kucaga alındımmı??avutulup,nazlandımmı? Ne işime yaradı anamı anlamak?kuçucuk bir yavru iken........hiç tanımadıgım bir evde........ustume giydirilen eprimiş pazen gecelik.......kısacık kesilmiş saçlarımın ,verdigi   ,kendine yabancılaşma hissi.......ni............korkusunu........urkuntusunu.........O acı izleri..........sildimi ruhumdan? anamı anlamak?HAYIR!!toprak hariç ,hiç bir el silemez o izleri yuregimden.Gelgelelim..........olmuşa ,yitmişe ,geçmişe ,çare olmadıgını, geçmişi ,degiştirmenin imkansız oldugunu ,idrak edecek akla geldim NİHAYET.......ne zormuş ,kabullenmek......ne kadar uzun surdu anlamak......ONU .........bir ana olarak degilde.............bir kadın olarak ,duşunmeyi hiç akıl edememişim bunca yıl.Acı ve ofke yok artık içimde..............yalnızca derin bir huzun var ...........insanı anlamanın o derin huznu.............verebildigi kadarıyla yetinme..........fazlasını beklememe duygusu.......onu oldugu gibi kabul etmenin,samimi huznu,ve   buruk neşesi.............kendi çocuklugumu ondan dinlemek.......çogu yalan biliyorum........çogunu kendi uyduruyor unuttugu için o gunleri......Dogru oldugunu varsayarak dinliyorum......bu masalı..........Sonunda herkes kavuşmuş,ve mutlu yaşamışlar!!!!masalı....olsun varsın,bu bile guzel..........bu bile ısıtıyor içimi.......Hala hayatta ya......hala anam var ya.......en guzeli bu.........ekşimsi tatlı ,buruk bir meyve tadı agzımda.........Kendini duşun kızım!!diyor.......uzme kendini.......olacak olan oldugu yere varır,diyor............uzulecek ne var ?diyor........saglıklısın........bir evlada sahipsin........ve henuz genç sayılırsın.........Ne olmuşsa olmuş,sen kendine bak...........nasıl mutlu olacaksan oyle yaşa ,diyor.........YALNIZ!!.............Ezdirme kendini........degerini bilen ile ol ,yalnız kalmaktan korkma.............birlikte olmaktan hiç korkma...........ne olursan ol.......SEN .......SEN oldugunun ,seni bir daha dogurmayacagımın............bir tanecik...........ve........degerli ,oldugunun farkında ol......Hem daha olmedik!!!!şukur............ne olursa olsun ........hayatta .......bir anan ,oldugunu bil .....diyor....

8 Ocak 2013 Salı

Kalan gunler....

Bir oykude okumuştum,ne kadar uzun yaşadıgınız degil,nasıl yaşadıgınız onemlidir....diyordu.Nasıl  yaşadık acaba?neler umduk?ne hayaller kurduk?ve tabii neler bulduk?Kendi adıma,hep guçlu bir kadın olmayı duşledim diyebilirim....Gucun getirecegi sorumluluklar hiç umurumda degildi.Guc e nasıl ulaşılır bir fikrim yoktu.Gerçek gucun nasıl olacagını ise hiç bilmiyordum.....Yalnızca guçlu ,bagımsız,ayakları ustunde duran bir kadın olmak istiyordum.....İşin en vahimi,guç için gereken tum donanımdan yoksundum....Bildigim ve inandıgım tek bir bilgi vardı elimde......neyi yaparsan yap,meslegin ne olursa olsun,o işin en iyilerinden biri ol.Boyle koyuldum yola......egitim hak getire.......gençligin acemiligi cabası.......fiziki guzellik desen?dikkat çekmiyen sıradan .....Eee peki ne var elimizde bize gucu getirecek? çalışkanlık var.....sorumluluk duygusu var....iş begenmeme luksu yok!!!ihtiyaç var,bu kısım çok onemli.Bu ihtiyaç duygusu oyle garip bir his ki...çok zaman sonra........bir yerlere gelindigi zaman dahi,yakamı bırakmadı.Hep kendi ihtiyaçlarımı kendim karşılayayım istedim.....kimselere guvenemedim.....hep çalışmak ve ekmegimi haketmek zorunda hissettim kendimi,nedense.Belki boyle hissettirdi bana herkes.Belki en yakınlarım dahi.......en guçsuz anımda bile bunu bekledi benden...Bilmiyorum.Ya da ben her an herşeyin ellerimden kayıp gidecegi duygusunu çok evvel ogrenmiştim.Bu yuzden hep dik tutmak istedim kuyrugu....hiç bir zaman kabul etmedim patronlugu.Hep bir işçi arı ruhu ile yaşadım hayatta....Hep bir hizmet ruhu içinde oldum.Neye hizmet ettigimi bilmeden....bugun anlıyorum ki....aslında kendi ruhuma hizmet etmişim en çok.....kendime inanmış,guvenmişim. Hayatın surekli bir zenginlik olmadıgını anlamışım bilmeden.....Zor gunlere hazırlamışım içimi farkına varmadan......Ulaştıgım maddi guven hiç inandırıcı gelmemiş bana.....O yuzden şimdi.......ne iş olsa yapabilir.......ve bundan hiç yuksunmem.....Hayat boyle birşey çunki.......hiç bir şey gerçek degil........gerçek,kalan gunlerde,başımıza ne gelirse gelsin.........O duruma uygun davranmak.......çalışmaksa çalışmak.......affetmekse affetmek......GİTMEK gerekiyorsa gitmek.....kalan gunleri ..........insan olarak surdurmek.......kızmadan.....gucenmeden.......herşeyi YARADAN dan kabul ederek..........ne kaldıysa elde,degerini bilmek.

Herkes başka seviyor?

Şu yaşa geldim ettigim lafa bak!!!!!tabii herkes başka sevecek,farklı kişilerden sozediyoruz çunki.Bir kere hiçbirimiz kimi ne için sevdigimizi ,oturup derin derin duşunmeyiz............O kişi vardır.........iyi de biridir,aynı şeylere guluyoruzdur,hayata bakışımız aşagı yukarı benzerdir..........tamam ,o halde,otesini berisini kurcalamanın ne alemi var yani!!!!?........Der geçeriz..............Ya da o kişi vardır ,ammaa!!!!!!bizi hem sever!!!!!hem ,boyuna kusur bulur...........şoyle olsan daha iyi olur ,der!!!!!!!!aman sende pek zevksizsin !!!!!deme curetini gosterir..............azıcık içip dagıtıp şıkır şıkır oynuyorsan!!!!!!rahatsız olur,gozleriyle ,otur yerine der!!!!!!!!!!bir ortamda çoşup açık saçık fıkralar ,anlatacagın tutar!!!!!!!!!hem guler............hem ,eve donuşte..........nedir senin bu çeneni tutamaman ?diye ,bir guzel haşlar...........aglıyacak gibi olursun..........butun tadın kaçar...........arabanın içinde soguk bir ruzgar eser...........suçluluk,ofke,kızgınlık........aglarsın .............İnsanım ben diye bagırasın gelir avaz avazzzzzzzzz............aşırılıklarımda olur,çok olgun taraflarımda..............olgun iken .............sessiz iken...........herşeyi senin istedigin gibi yaparken................hani takdir????hani   sarılıvermeler???hani ansızın gelip boynumdan opmeler???????sor bakalım kendine? En son ne vakit ,zarif ve yurek ısıtan bir davranışda bulundun bana karşı???Hatırla.............en sıcak opuşlerini,hep beni en derinden yaraladıgın anlara saklamadınmı?????Ozume dokunmadan...........tatlı tatlı..........kızmadan,bagırmadan,kusmeden.............ne vakit ,gerçege davet ettin beni????VE............dogruluga ,gerçege davet ederken................Senin her davranışın dogrumuydu????ORNEK BİR İNSAN.........mıydın sen?????seninde zaafların...................................seninde zayıflıkların yokmuydu???????gozumun içine baka baka............AİLE..........diye diye.......en yanlış ornegi biz yaşamıyormuyduk???????yanlışın içinde yaşar iken.............dogrulardan ne kadar soz edilebilir???????HERKES BAŞKA SEVİYOR..........çogu sevdigini sanıyor..........................ama o sevgi hep şartlara,kurallara baglı...............kimse oldugu gibi sevmiyor...........herkes olması gerekenden soz ediyor bilgiç bilgiç......................gerçek sevginin,muthiş bir hoşgoru.................................anlayış...................MADDİ VE MANEVİ..................HİÇ HESAP KİTAP YAPMADAN...........usul usul............yumuşacık............bir su gibi tertemiz................sevmek ........kabullenmek............OLDUGUNU...............anlamıyoruz. herkes başka.............SEVİYOR.......mu?

6 Ocak 2013 Pazar

Gece yolculugu....

Bildik tanıdık yollarda,İzmir den,İstanbul a.....gece yolcularıyız otobusde....İsteyerek çıkmadıgım bir yolculuk bu.Bir vazgeçiş den ziyade mecbur kaldıgım için çıktıgım bir yolculuk....Tam bir vazgeçme duygusu içinde çıkmış olsaydım eger....çok daha hazin,huzunlu geçecekti kuşkusuz.Akşamın ilk ışıklarının mora ,eflatuna,ve daha adını koyamadıgım turlu renklerine,donuştugu saatlerde başladı yol....Yan koltugumda nur yuzlu yaşlı bir teyze....ufacık tefecik,beyaz tulbentli,kuçuk şeffaf kapaklı ,naylon bir kova içinde ,cuzdanı suyu,ilaçları.Çanta yerine kova!!!taşıması gulumsetiyor beni,içimi ısıtıyor..Sohbet etmeye ne onun niyeti var ne de benim,çok şukur!!!içim aglamaklı ,gozlerim akıp giden yolda....Geçtigim tum kasabalara,tarlalara,koprulere,şehirlere,şehir dışı fabrikalara ne kadar da aşinayım...İşte!!yıllarca kaşarlı sucuklu tost yiyip ,kopuklu yayık ayranı içtigimiz lokanta....O da keyifsiz,isteksiz ,bezgin,gorunuyor gozume...lokanta sahibi bıkmış hayattan belli....koyvermiş ,yenilememiş,yenilmiş kendine ....Neden boyle olduk biz?nerelerde yanlışlar yaptık?Ah!!!bilmiyorduk....hiç bir şey bilmiyorduk...Ne yapıyorsak el yordamı ile yapıyorduk...Oysa bazı bazı tv lerde kulagımıza çalınıyordu bazı kelimeler kopuk kopuk.....Tanınmış bir psikolog ......Aile bir kurumdur diyordu.....bilinç ,akıl ,duygu ,sevgi ,saygı,onur ,sadakat .....bunları iyice bellemezseniz bu kurumu ve dahi hiç bir ilişkiyi goturemezsiniz!!!!işiniz içinde aynıları geçerlidir!!!!diyordu....Duyuyorduk bunları................ama duşunmeye vaktimiz yoktu hiç!!!çok çalışıyorduk,hep gergindik,herşeyi azıcık ucundan yaşamaya alıştırmıştık kendimizi.....Dogru bu sanıyorduk...sevgi ,aşk boyle yaşanır ,dar vakitlerde sevişilir,alelacele yetişilir bir yerlere......Hep bir koşuşturma,hep bir yetememe duygusu.......sinsi sinsi kemiriyordu ruhumuzu.....Çok gençtik.....dayanıyorduk....agır agır uzerimize çoken tortuların farkında bile degildik o yıllar.....Sularımız bulanıyordu.......sularımızı arıtmaya çalışıyorduk ,birbirimize sarılarak.....Gençligin bir gun bitecegine,tum bu kayıpların,bu direnmelerin,bu acıların,uzerimize çullanacagına inanmıyorduk....Birgun başkalarına aşık olacagımızı,oyle sanacagımızı hiç bilmiyorduk.....Aslında kimseye aşık oldugumuz falan da yoktu dogrusu!!!biz içimizde hızla kaybolan kendi aşkımızı arıyorduk orda burda.....Alnım otobusun karanlık camında yaslı....cam soguk....içimde yagmurlar yagıyor alabildigine....seller taşıyor goz pınarlarımdan ,yanaklarıma...agladıgım anlaşılsın istemiyorum...............usul usul siliyorum arada ıslanan yuzumu.....canım sigara istiyor çay istiyor...........................canım onu hep alıştıgım gibi yanıbaşımda gormek istiyor.......hadi bakalım giy montunu in aşagı .........herhangi bir garaj....................kestane şekeri aldıgımız.........guldugumuz......belki sinirlendigimiz......yol ustu duraklardan biri işte......Yapayalnız oluşum içimi uşutuyor......sevmiyorum boyle huzunlu yalnızlıkları...........keyfim yerinde olsaydı hadi bi derece ,çekilirdi....onun bunun ceketine ,şapkasına papucuna bakıp ,eglendirirdim gonlumu......şimdi ise kimseyi goresim yok.....sırtımı donup insanlara........çayımı sigaramı içiyorum çabuk çabuk.....Herşey nasıl da bir anda tepetaklak oldu.....birşeyler olacaktı......tum bu yıpranmışlıklar çıkacaktı bir şekilde bir yerden.....Sukunetle bekliyordum hatta.....ama bu degildi bekledigim.HAYIR!!!! asla bu degildi.geldi ve en beklenmedik yerden vurdu VURGUN......kırıldım dokuldum parçalara ayrıldım.Şimdi gece vakti......İstanbul a dogru........dinlerken,geveze bir muavinin konuşmalarını şoforle........İçim ıpıssız,donuk bir gol misali ....Duymamak için gonlumun sesini............avutmak için azıcık kendimi..........genç ve geveze muavinin hayallerini dinliyorum,koltugumda.........karanlıkta..........Çok bi şey bekledigi yok garibin hayattan.....Eniştesi zenginmiş,ama bu haylaz ve ozgur ruhlu oldugu için yapamamış onun işyerinde......Vurmuş kendini şehirler arası yollara,otobuslere sevdalanmış.......yollara sevdalanmış.......iyi firmaymış bu!!!!sigortası da varmış........yaşı tutunca ilk iş otobus şoforu ehliyeti alacakmış......Ama ailesi çok israr etmesine ragmen,evlenmeyi duşunmuyormuş!!!!!hem nasıl bırakırmış gencecik karısını ,yapayalnız evde??O vazgeçemezmiş ki yollardan......en iyisi bekar kalmakmış!!!!Başımın altına kazagımı yerleştiriyorum,hislerim sanki narkoz verilmiş gibi uyuşuk........uyumayacagımı biliyorum........yine de......gozlerimi kapatıyorum......istemedigim için duymuyorum artık şoforle ,muavinin sohbetini.Beynimin içinde bir nehir gibi akıyor duşunceler,olaylar........Gece vakti.......devam ediyor yolculuk.....hem içime dogru........hem İstanbul a .....

Başlıksız..

Bir şey.....istenmeden veriliyor ise....o size verilen degeri ,sevgiyi ve saygıyı gosterir.Bir şey ,zorla,gonulsuz,kızarak,nefret ile veriliyor ise......o odun vermektir.Taviz vermektir.İsyanı yatıştırma çabasıdır.Bir şey.......gonulsuz ve isteksiz verilmiş ise....... O ŞEY HAYIR GETİRMEZ.Bir şey.......soze dokulmeden ,duşunulup veriliyor ise.....o hakkı sahibine gonulden,teslim etmektir.Bir şey gonulsuz ve samimiyetsiz verilmiş ise......alan kişi bunu hisseder.alan kişi yorulur......isteyen kişi kendini alçalmış algılar.......Mesele istetmemektir.mesele yuce gonullu olmaktır.Mesele......hiçbir karşılık beklemeden.......teşekkur ve takdir beklemeden .....VERMEKTİR.Teşekkur beklemek kibirdir.......gururdur......hak etmiyorsun ama!!!!bak yinede seni odullendirdim !!!demeye getirmektir.Allahaşkına gerçek karakterimiz ne ise .........oyle davranalım.......yoksa .......samimiyetsiz oluyor......yoksa  umudu yok ediyor.......Guven vermiyor.....Gonul indirmek nedir?tevazu nedir?kadirbilmek nedir?VEFA nedir? SAYGI NEDİR?neyi gerektirir?SEVGİ nedir? neyi kucaklar?gerçek takdir nasıl edilir???Eger bu soruları adam gibi cevaplayamıyorsak.......eger........veren elin alan elden ustun oldugunu idrak edemiyorsak.......her ne yapıyorsak........korkudan,yalnızlıktan,.........YAPMAYALIM..............................HAYAT çok kısa.........ne isek o olalım......nasıl davranılmak istiyor isek........OYLE OLMAYI BECERELİM!!!!beceremeyeceksek GOLGE ETMEYELİM !!!!!KARDEŞİM!!!!!YOLDAN ÇEKİLELİM.

Hayat ogretmekmidir?

hayır degildir!!!hayat ogrenmektir....insan olaylar vasıtasıyla tanır kendini....olaylara verdigimiz tepki  ,ayagımızın bastıgı zeminin ne oldugunu gosterir bize...Ne kadar kaçarsak kaçalım,gerçek dersi almadan,ve o sınavı hakkı ile vermeden ogrenemeyiz başımıza gelen musibeti.Ha!!!!anlıyamadıkmı?o vakit aynı beter hadiseleri tekrar tekrar yaşar dururuz.Şaşkın ve çaresiz şu soruyu sorarız?neden hep bu olaylar beni buluyor?neden hep korktugum başıma geliyor??En çok neden korkarsak,ve o her ne ise ,buyuk bir titizlik ve endişe ile korumaya sakınmaya kalkarız o ŞEY i.bu şey parayı kaybetme korkusu olur,sevdigini kaybetme korkusu olur,hayatını kaybetme korkusu olur....olur da olur artık.Biz bu korku ile ne yaparız peki?sevdigimizin her şeyini kontrol etmeye kalkarız.........Aman uşutursun!!!!aman yavaş araba kullan!!!!diye diye !!!!ya da aman az harcayalım!!!!onu almayalım !!!bunu almayalım!!!!derken...................hayatın kuçuk basit keyiflerinden mahrum ede ede kendimizi........ve yanımızdakileri...........Ruh fakiri..........ruh cimrisi..........olur çıkarız.Vermekle çogaldıgını unuturuz.....korkmadan ozgur bırakarak sevmelere dayanamayız..........Ustelik çok deger verdigimizi iddia ederiz!!!!ama tıpkı bir efendi gibi davranarak.........en dogal haklar için ,onumuzde el pençe divan dursun,turlu şaklabanlıklar yapsın.......bi daha bi daha !!!!istesin!!!!onursuzlaşsın.....bizden nefret eder hale gelsin......bunu mu isteriz???boylemi davranırız???YOKSA  dogru ve olması gerektigi gibi mi davranırız???HAKLARI İSTENMEYE GEREK KALMADAN VAKTİNDE TESLİM EDERMİYİZ???Hayat her ne geldiyse başımıza ........o konuyu derinlemesine duşunmektir.......o konuyu iyice ogrenmektir.......Eger biz ogrenmek istemiyor isek.......kaçıyorsak.....hep aynı ve degişmeden kalalım istiyorsak......HAYAT OGRETİR.....hemde oyle bir ogretir ki.......

4 Ocak 2013 Cuma

Yeniden başlasın...

Sisler içindeki İstanbuldan,geçmişe ve bugune bakmak....kendi kuçuk tarihim....bir zerrenin tarihi...benim yaşıma gelip de mutlu umutlu uyananlar varsa eger,tanımak isterdim o insanları?yanlış anlaşılmasın,umutsuz degilim...mutlu??mutluluk nedir ki zaten??kendimizi iyi guçlu hissettigimiz anlar...Oyle çok yıpranmışım ki yorgunluk var uzerimde...ama yorgunluga ve geçmişe yenilmeye hiç niyetli degilim dogrusu.Neden yazıyorum bu kelimeleri boyle uluorta??neden bir kagıda yazıp sonra da fırlatıp atmıyorum?çunki biliyorum bir ben degilim boyle hisseden.....Kendime yardım etmeye çalışırken.....belki hiç tanımadıgım birilerine,birşeyler soyluyorumdur.....VE bana iyi gelen ,belki bir başkasına minicik bir pencere aralıyordur hayatında.....Etrafımda ki oksijeni çogaltmaya çalışırken....belki benimle beraber nefessiz kalanlar......aralamaya çalıştıgım pencereden içeri dolan ,taze ve temiz havadan,nefeslenecekler bir parça......Buna hakkımız var!!!yaşamaya ,degerli bir insan olarak yaşamaya hakkımız var....Belki bugune dek farkında olamadık.Bizi uzmelere yormalara ...........izin verdik.Belki biz de uzduk bi yıgın insanı.............surat astık.........kalp kırdık.......ofkeli davrandık.....Çunki kendimizi hiç iyi hissetmiyorduk!!!!kendimiz mi????oyle biri hayalet gibi geziyordu ortalarda!!!!ofkeli ve kalbi kırık bir hayalet................Hayalet gibi davranmak işimize bile geliyordu belki kimbilir????zormuş İNSAN olmak.......insanca davranmak......tum kırık dokuk ve etrafa saçılmış.........ve hepsi bizden birer parça olan,iyi kotu anılara sahip çıkmak......evet onlar bana AİT demek zormuş......YENİDEN BAŞLAMAK........insan olarak devam etmek hiç kolay degilmiş meger.....hayaletlerden ve geçmişin hortlaklarından yakayı kurtarmak .......ben kendi adıma,çok sıkıldım eski hayalet halimden.ŞİMDİ.....bu zamanda.......ve herşeye ragmen.....umudumu bir an bile kaybetmeden......HAYAT..........yeniden başlasın.......

2 Ocak 2013 Çarşamba

Yeni bir yıl....

Bir gece için dertleri unutur gibi davrandık...yedik içtik eglenir gibi yaptık...hatta ara ara çok içten gulduk ailemizle...Ama hiç bir şeyi unutmadık,yalnızca avuttuk gonlumuzu...Gulmeden umut etmeden yaşamak mumkun degil biz insanoglu için.Ve  fakat ,bir geceden digerine degişmiyor şartlarımız..İstiyoruz.....gerçek degişimin once kendimizden başladıgını çok iyi idrak ettik artık.Sadece biz degiştirebiliriz kendimizi,ve dahi şartlarımızı,alışkanlıklarımızı.Tam bir samimiyet içinde ki davranışların,konuşmaların,gulumsemenin,etrafımızda buyuk farkındalık yarattıgını bizzat deneyerek ogrendim...Demekki bagırıp çagırmadan.....sakince.....anlatabiliyormuşum kendimi.suçlamazsam,suçlanmıyormuşum...yargılamazsam...yargılanmıyormuşum...Ben !!!yerine BİZ....DERSEM ,anlayış,guven,sadakat,deger verme,dersem...ve de inanarak bu kelimelere gerçek manada...HERŞEY OLUMLU YA DOGRU DEGİŞİYORMUŞ....karşımdaki insanların hemen bu degişime inanmasını beklemek saf ve gerçekdışı bir duşunce olur.BUNU BİLİYORUM..onemli olan kimsenin inanıp inanmasını beklemek degil zaten.Dogru tavrı hiç sapmaya izin vermeden surdurmek....KİMSEYİ KIRMADAN....gereken esnekligi gostererek ,inandıklarımı anlatmak...bazen anlaşılmak adına SUSMAK....bazen kişisel gelişim kitabı gibi sozler yazdıgımı fark ediyorum!!!!bu sozler pek çok kişi için sıkıcı ve anlamsız bulunabilir.Gunluk geyik muhabbetlerinin rahatlıgına sıgınabilirim bende zaman zaman....Surekli felsefe....surekli ogretici egitici bir içi geçmiş hoca hanım!!!!edası inanın beni de çok sıkar...Oyle bir tavır takınmaktan mumkun oldugu kadar kaçınmaya çalışıyorum.Eeee ama kardeşim!!!!GERÇEK den kaçmak da bizi ne hallere getirdi!!!buyrunuz şoyle bir hayatınızı sorgulayınız???Yeni bir yıl başladı....aslında yeni olan herşey içimizde...yeni yıl.....ve İÇİMİZDE Kİ...dogru uyanışları ortaya sermenin tam da vaktidir sevgili kardeşlerim....yeni bir yıl....yeni ve daha çok sevecegimiz bir biz....SEÇİM BİZİM.